Son yıllarda çoğu spor kulübümüzün; sporcu yetiştirmede
fiziksel ve taktiksel eğitimlerinin yanında sporcunun sosyalleşmesinin
gelişmesine katkı sağlayacak doğrultuda sıklıkla kullandığı “İyi birey,
iyi vatandaş, iyi sporcu” sloganının daha da fazlasını günümüzden 50 yıl
önce benimseyip, yaşam felsefesine yansıtarak bunun yüklediği anlam ve
sorumluluğu şiar edinmiş bir spor insanının adıdır, Recep Albay.
1959 yılında Konya ili, Sarayönü ilçesinin o zamanlar
kasaba şimdilerde mahalle olan Başhöyük’de doğan Recep Albay’ın
kökenleri Kafkasya’ya kadar uzanmaktadır. Rahmetli babası Kafkasya
muhacirlerinden Karaçay Türkü, merhume annesi ise Kırım Türk'lerindendir.
Recep 2 yaşında iken çocuklarının iyi bir eğitim almasını isteyen anne
ve babası ile birlikte ağabeyleri Nejdet, Behçet ve kız kardeşi Nilüfer
olmak üzere tüm aile Konya’ya göç ederler.
Recep’in çocukluğu şehrimizin mütevazı semtlerinden
birisi olan Güllükbaşı’nda geçer. İlkokulu bu güzide semtteki 19 Mayıs
İlkokulunda, ortaöğrenimini Karma Ortaokulunda, liseyi ise Meram
Endüstri Meslek Lisesinin ‘meşhur’ tesviye bölümünde tamamlar. Okul
hayatı dışında semt sahaları, okul bahçeleri ve sokaklarda futbol
oynayarak gününü geçirir.
Aile fertlerinden büyük ağabeyi Nejdet, bir yandan
eğitimine devam ederken diğer yandan da futbol oynar. Üst düzey futbol
bilgisi ile önce Konya İdmanyurdu genç takımı ve sonra yıllarca takım
kaptanlığı yaparak zirveye taşıdığı Konya Demirspor yılları spor
severler tarafından bugün bile hatırlanır. İlimizde mümtaz bir şahsiyet,
karakter sahibi ve arkadaş canlısı olarak tanınan Nejdet hoca eğitimci
olarak hizmetlerini halen sürdürmektedir. Behçet ağabeyi ise Konya
basketbolu ve voleyboluna oyuncu ve hakem olarak uzun yıllar hizmet
verdi.
1971 yılında Recep henüz 12 yaşında iken o günden bugüne
sosyal yaşantısından çok şey alıp götüreceği ama asla bundan şikayetçi
olmayacağı basketbol sporu ile Atatürk Stadyumunun içindeki o zaman ki
adı ‘Beden Terbiyesi İl Müdürlüğü’ olan tesislerindeki açık basketbol
sahalarında tanıştı.
Recep artık basketbolla yatıyor basketbolla kalkıyor,
kendini adeta basketbol sporunun bir neferi gibi görüyordu. Ortaokul
sıralarında lisansiyer sporcu olarak Et Balık Spor Kulübünden rahmetli
Selahattin Soy nezaretinde kendini geliştirmek için mesai tanımıyor,
gece gündüz çalışıyordu.
Yıllar yılları kovaladı ve Recep’in spor yolculuğunda
meslek hayatının akışını kökünden değiştirecek; Konya basketboluna
hizmetleri unutulmaz efsane isim, abidevi şahsiyet merhum Hasan Özkaplan
ile yolunun kesişmesi, bugün tanıdığımız antrenör Recep Albay’ın ileride
öğrencisi olacak yüzlerce basketbol sever genç için bir şans olacaktı.
Hasan Özkaplan’dan çok şey öğrenen Recep, Konya Demirspor Kulübü ile
uzun yıllar şampiyonluklar yaşadı ve spor kariyerini zirveye taşıdı.
Delikanlı Recep’in basketbol oyunculuğu ile dolu dolu
geçen spor yaşantısı vatani görevini ifa ederken de devam etti. 1980
askeri darbesinde Diyarbakır Silvan’daki acemi birliğinden Gaziantep
Jandarma Alay Komutanlığına bağlı Hizip ilçesi karakol komutanlığına
sevk edildi. Buradan da jandarma kamp eğitim merkezi komutanlığına
yönlendirildi. Jandarmagücü Kulübü ile Ankara birinciliğinin yanı sıra
Türkiye şampiyonalarında takım halinde büyük başarılar kazandı.
Terhisi ile birlikte Konya Demirspor’a dönen Recep
kulübünde hem basketbol oynadı hem de rahmetli Hasan hocasına altyapı
organizasyonlarında yardımcı oldu. 1984 yılında Türkiye Basketbol
Federasyonunun açtığı seminere katılarak antrenör olmaya hak kazandı.
Artık daha çok çalışıyor, Türkiye Basketbol Federasyonunun organize
ettiği seminerleri kaçırmıyordu. Ülke basketbolunda lokomotif il olan
Ankara’ya sıkça gidip geliyor, maçlar izliyor, antrenmanları takip
ediyor, antrenör büyüklerinden bilgiler derliyor ve tüm bu uğraşıları
kendi imkânları ile gerçekleştiriyordu.
Konya basketbolunda sporcu Recep’in artık görevi Recep
hocaya devrettiği 1984 yılında Karayolları 3. Bölge Müdürlüğünde Konya
Yolspor Kulübüne antrenör olarak istihdam edildi. Tarafına verilen bu
tarihi fırsatı iyi değerlendirip kendini daha bir geliştirmesi ve
ispatlaması gerekiyordu. O dönemlerde Yolspor Kulübü daha çok futbola
yatırım yapmış amatör kümede olan futbol takımının neredeyse tamamını ve
antrenörleri de olmak üzere hepsini işe almıştı. Karayolları müdür ve
çalışanlarından oluşan kulüp yönetimi futbola daha çok önem veriyor,
futbol takımını profesyonel 3. Lige çıkarmaya uğraşıyorlardı. Kulüpte
basketbol şubesine pek önem verilmemesi Recep hocayı daha da bir
hırslandırdı. Mesai saatleri dışında bile, kulübünün basketbol
altyapısını yapılandırma yönünde çaba sarf ediyordu. Belli bir zaman
içinde çalışkanlığı doğrultusunda yaptığı çalışmalar meyvesini vermeye
başladı. Yolspor Kulübünün basketbol şubesi; Minik, Küçük, Yıldız, Genç,
Büyükler kategorileri ve Deplasmanlı Bölgesel Liglerinde ses getirerek,
2006 yılında görevini bıraktığı güne kadar arkasında sayısız başarılar
bıraktı.
Recep Albay hocanın yıllar içinde antrenör ve koordinatör
olarak görev yaptığı kulüpler; Demirspor, Yolspor, Konyagücü, Kombassan
Konyaspor, Konya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Okulları, Selçuklu
Belediyespor, Diltaş Eğitim Kurumları, Atayurt Spor kulüplerinin
basketbol şubeleri olurken, Basketbol Milli Takımımızın altyapı
kategorilerinde antrenör ve yardımcı antrenör olarak değişik dönemlerde
çalıştı.
Recep Albay’ın, çalıştığı takımlarda olmazsa olmaz ilkesi
her zaman sporcularını sosyalleştirmek ve centilmenlik aşılamakla
birlikte, basketbol sporunda daha çok yetiştiriciliğe önem vermesine
rağmen özellikle Yolspor ve Selçuklu Belediyespor’la Konya
Birincilikleri ve Türkiye Şampiyonalarında ilimizi yıllarca başarı ile
temsil etti.
Yine antrenörlüğünü yaptığı kulüplerin bünyesinden çıkan
50’ye yakın sporcusu farklı kategorilerde milli olurken kazananın Türk
sporu olmasının gururunu ve ülke basketboluna elit sporcular
kazandırmanın hazzını ve keyfini; kulüp yöneticileri, yardımcı
antrenörleri ve tüm sporcuları ile birlikte yaşayarak, büyük-küçük tüm
başarılarda hep paylaşımcı oldu, Recep hoca.
Recep hocanın, spor yolculuğunu yazacağımızı sosyal
medyadan duyurduğumuzda bir yorumda “Bitmez bu yolculuk çok uzun”
düşüncesine hak vermemek elde değil. Çünkü hocanın yarım asırdır halen
devam eden spor yolculuğunda; ahde vefalılığı, çalışma azmi, istikrarı,
centilmenliği, kişiliği, mütevaziliği ve başarıları; Konya basketbolu
ile özdeşleşmiş bir isim olarak ilimizin spor tarihinde çoktan yerini
alacak ve yaşayacaktır. |