CİHAD DOĞAN- Mehmet Bey, siz on parmağında on
marifet olan önemli bir isimsiniz; şairlik var, yazarlık var,
fotoğrafa, türküye, müziğe ilginiz var. Aynı zamanda da spor
adamısınız, uzun yıllardan beri gerek Konya’da, gerekse
Türkiye’de çok çeşitli kademelerde hizmetleriniz oldu.
İsterseniz biraz
geçmişinize gidelim, Mehmet Baykan kimdir, Konya’nın hangi
mahallesinde yetişmiştir, nerelidir, çocukluğunuzu konuşalım
isterseniz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Teşekkür ediyorum öncelikle iltifatlarınız
için.
Tabii dolu dolu Konya’yı
yaşama imkânı elde etmiş bir kul olarak Konya’nın gerek
folklorik, gerek manevi, gerekse sosyal yapısı anlamında birçok
şahitliğimiz oldu, yaşanmışlığımız oldu.
Mehmet Baykan kimdir?
Mehmet Baykan, Torosların zirvesinde yer alan Taşkent ilçesinde
hem anneden-hem babadan, 1964 Konya doğumlu, Çaybaşı’nda ilk
aklının erdiği zamanları yaşamış, Çaybaşı’ndan çayın aktığı
dönemleri yaşamış-görmüş ve sonrasında aşama-aşama,
kademe-kademe bu şehri yaşamış, hissetmiş bir kişidir. Babam üç
yaşında iken baba tarafım Konya’ya göç etmiş, annem 17
yaşındayken Taşkent’ten Konya’ya göç olayı olmuş. Sonra işte
Çaybaşı’nda dedem iki oda bir mabeyin bir ev yapmış kerpiç,
oradan 3 dönüm bir bahçe almışlar, yer almışlar. Maddi şartlar
düzeldikçe bu 2 oda bir mabeyin ev duruyorken iki katlı tuğla
yığma bir ev yapılmış çaydan kum çekerek. Sonra benim ilkokul
üçüncü sınıftan itibaren yaşadığım 4 daire zamanı şartlarına
göre betonarme bir ev yaptı babam ve rahmetli amcam. Orada
askere gittim, orada evlendim, orada çocuklarım oldu. Hülasa iki
oda bir mabeyin kerpiç evde büyümüş, çayın akmadığı dönemlerde
çayın içerisinde arkadaşlarıyla oyunlar oynayan, çayın aktığı
dönemlerde çayın kenarına pek gitmeyen, çünkü sık sık tembih
edilirdik; aman kuzum, aman evladım, su alır gider, çaya
düşersiniz, dikkat edin filan.
CİHAD DOĞAN- Bayağı derin
miydi o dönemlerde?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yok, çok derin değildi, ama biz çocuk
olduğumuz için. Buna ilişkin bir hatıram var. Şimdi biz çocukken
Çaybaşı’ndan çıkıp Azize’nin oradaki Ahmet Efendi Çarşısındaki
dükkânımıza giderken birkaç yerde ben konaklardım. Bir tanesi,
eski halin orada gazete bayisi vardı, orada kupürleri
görebildiğimce gazete manşetlerine göz atmak, bir tanesi de Kapı
Camisinin önündeki meydan. Orada eski para, saat, kaset, tespih
alıp satan tezgâhlar vardı. O meydan kocamandı. Yıllar sonra
oğlumla birlikte Kapı Camisine mübarek gecede gittik, sonrasında
anne-babamın elini öpmeye gittim. Baba dedim, Kapı Cami Meydanı
ne kadar küçülmüş, orası kocamandı dedim. Rahmetli dedi ki;
enayi, meydan küçülmedi, sen büyüdün dedi. Yani çocukluğumuzdaki
çay ve hikâyeleri de var o çayın, 3 yaşında, 4 yaşında
çocukların düşüp, çünkü açıktan akarken birden bir evin önünde
köprünün altına girebiliyor filan.
Farklı bir mahallede
büyüdük, yani mahallemiz hem bizim bahçemizin duvarı bir
ilkokulla, daha önce de bir 27 Mayıs, öncesi 14 Mayıs 1950’de
Demokrat Parti döneminde yapılmış, 60 ihtilalinden sonra 27
Mayıs, 12 Eylül ihtilalinden sonra ise Yunus Emre İlkokulu
olarak ismi değişti ve şu anda Yunus Emre olarak devam ediyor,
okul komşumuzdu. Okulun yanında oturduğumuz için muhitte hep
bilinirdik. Mahallemizde Taşkentli, Bozkırlı, Akörenli, Botsa,
Detse…
CİHAD DOĞAN- O ahali
genelde orada otururdu değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tabii. Botsa, Detse, bir de oradan
komşularımız vardı. Top oynayabileceğimiz eski adı harım olan,
zamanında ekin ekilirken vesaire ekinin kaldırıldığı, üzümlerin
pekmez yapıldığı, sonrasında bize top oynama alanı olarak
devredilen mekânlar söz konusu. Asfaltın üstü vesaire,
hatırlarım Çaybaşı Caddesi, ana cadde üzerinde akşamları top
oynardık, neden sonra bir araba gelirdi ama Paşalıköprü
tarafından, ama Çaybaşı tarafından, şimdi o cadde vızır vızır.
CİHAD DOĞAN- Değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tümsekler var trafiği engellemeye yönelik.
Tabii belki eskiden çok
bahsetmek, eskiyi anlatmak ilgisini çeken olur-çekmeyen olur.
Ama biz de eskileri dinleyerek büyüdük, yani biz de şehrin
gelişimini, şehrin bizden önceki dönemini işte burada şu
vardı-şurada bu vardı. Mesela şimdi eski stadyum millet bahçesi
oldu.
CİHAD DOĞAN- Neydi o eski
stadyumun hali daha öncesinde?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi onun öncesinde biz işte şimdiki imam
hatibin olduğu yer top sahasıydı, orada oynanırdı, maçları
dinleyerek büyüdük. İşte rahmetli babam anlatırdı, bir … vardı
Konyasporlu mu, İdman Yurtlu mu, korner atışı bile penaltı gibi
olurdu, şimdikiler topçu mu derdi babam, yani orada maçları
seyretmiş.
Şimdi millet bahçesi olan
stadın biz kapalı tribün ve açık tribün olan halini bilir ve
hatırlarız. Kale arkası tribünü de sonradan yapıldı. Stadın
üstü, kapalı tribün hariç diğer yerler sonra kapandı. Yani
düşünebiliyor musunuz, o günlerin haberlerini söyleyeyim size;
işte Doğru Yol Partisi Konya Milletvekili Plan Bütçe Komisyonu
Mehmet Ali Yavuz stat ışıklandırması için para çıkarttı,
ışıklandırma için çıkan para haber oluyor. İl Müdürlüğü binası,
yine orada o şimdi millet bahçesi içerisinde kalan İl Müdürlüğü
binası 10-12 yıl sürdü. İşte oraya ödenek çıktı, ödenek geliyor,
inşaat devam ediyor vesaire.
Daha size bir şey
söyleyeyim; şu anda Cumhuriyet sahası olarak bilinen, aslında
75. yıl stadı olan sahanın açılışına zamanın Genel Müdürü Tevfik
Sarpkaya iki Genel Müdür yardımcısıyla birden geldi. Dikkat
buyurun, bir amatör saha…
CİHAD DOĞAN- Cumhuriyet
sahası dediğiniz Dumlupınar mı, neresi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yok, Dumlupınar değil, Dumlupınar’ın
üstünde Selçuklu Belediyeye giderken bir saha daha var,
Selahaddin Eyyubi Tepesinin yanında. Şimdi zamanın İl Müdürü
Necati Yenol da o sahayı Kombassan Holding ve Endüstri
Holdingden aldığı bağışlarla yapmış, bir miktar Spor Toto’dan
para almış, bir amatör saha, 150 kişilik bir portatif tribün,
4’lü soyunma odası, 2 lojman. Genel Müdür geldi iki
yardımcısıyla. Türkiye o sahalardan son dönemde 1000 tane yaptı.
Bir tanesini de açmak bana kısmet olmadı ya da Bakana kısmet
olmadı, Sayın Cumhurbaşkanımızın toplu açılışlarında 10’ar,
15’er, 20’şer açılıyor.
CİHAD DOĞAN- İl müdürleri
mi açıyor bunu?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yok efendim, Cumhurbaşkanımız toplu
açılışlarda…
CİHAD DOĞAN- Toplu açılış
da, il müdürleri başındayken hani açılıyor, gerçekleştiriliyor.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani yani. Yok, ben daha büyütüyorum işi,
yani bir genel müdürün açtığı sahadan biz bir şey görmüyoruz
yani.
CİHAD DOĞAN- Evet,
nereden nereye yani.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Görmememiz de doğal, şimdi 1000’i geçen
sahanın açılışını…
CİHAD DOĞAN- 2 yılda
tamamlarsınız.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- 2 yılda tamamlarsınız.
Mesela, Kerkük Caddesi
yoktu. Ben Kerkük Caddesinde oturdum bir süre, bir kooperatif
yaptık orada, inşaat yürüttük.
CİHAD DOĞAN- Nalçacı yeni
yeni mi şekilleniyor?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yok, Nalçacı vardı, tramvayın yapılışı
daha dünkü mesele.
CİHAD DOĞAN- Tabii, dünkü
mesele.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Kerkük Caddesinin açılışı, reklam olmasın,
ama Dündar Otel daha yeni yapılıyor, buralarda aklıma gelen...
CİHAD DOĞAN- Otogar
faaliyete geçmiş miydi o zaman, eski otogar, Kulesite’nin orası?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Kulesite’nin orası vardı, ama ben eski
garajı çocukluğumdan hatırlarım. Eski garajdan Ankara, İstanbul
otobüslerinin kalktığını hatırlarım. Şimdi trafiğe kapalı olan
bu eski garajdan gelip işte İstanbul Caddesinden gelirken ara
ara … Camiinin orası trafiğe kapalı ya, oradan İstanbul
otobüsleri geçtiği için İstanbul Caddesiydi orası. İşte
yıkama-yağlamanın oradan Doğanlar’ın içerisinden İstanbul Yoluna
çıkan yol.
CİHAD DOĞAN- Bu çok
önemli bir bilgi, yani İstanbul Caddesi niye denilmiş, demek ki
oradan geçtiği için.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tabi. Biz Çaybaşı’nda otururuz, otogarın
sesleri duyulurdu, çok ev de yok o zaman arada. Mesela 80’de
benim annem-babam hacca eski garajdan gitti, otobüsler orada
sıralandı. O zaman yeni otogar vardı gerçi de, yani oradan
kaldırıldı otobüsler.
CİHAD DOĞAN- Macır
Pazarından da meşhurdu değil mi bu hacıların otobüs…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Onlar sonraki dönem. Bir ara otogar köy
otobüslerinden kalktı, sonra Macır Pazarından uzun yıllar devam
etti, ama sonra tabii uçak devreye girince şimdi nasıl
otogarımız bir miktar hızlı trenle ve uçakla mahzun kaldıysa,
işte o mekânlar da bir değişim yaşadı, bu değişim yaşanacak.
CİHAD DOĞAN- Şöyle bir
şey diyebilir miyiz: Teknoloji geliştikçe hayatımızdaki en
önemli anıları, hatıraları, hayatın bize getirmiş olduğu
lezzetleri alıp gitti diyebilir miyiz? Veya sizin gözünüzden
çocukluğunuzda, gençliğinizdeki Konya’daki, ülkedeki hayatla şu
anki hayatın bağlantısını bize söyler misiniz?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi bakın, bunlar bir süreç. Bizden
öncekiler başka şeylerden şikâyetçiydi, biz başka şeylerden
şikâyetçiyiz, bizim çocuklarımız başka şeylerden şikâyetçi
olacak. Mesela rahmetli dedem ve babaannem akşam oldu mu eğer
yalnızlarsa ışığı söndürür sokak lambasının ışığında
otururlardı, neden? Elektrik parasından. Elektriği kapat. Ama
eğer toplanmışsa çocuklar, torunlar, gelinler-kızlar böyle bir
ortamda oturulur. Ya da kışın şöyle divanın altından çekerdi
plastik leğeni babaannem, yazın kırıp hazırladığı kayısı
çekirdeği, kuruttuğu kayısı kurusu, elma kurusu vesaire, evde
portakal-elma da olursa. Bizden öncekilerin şikâyet ettikleri
şeyler başkaydı, işte bu elektrik parası, su parası, masraf,
geçim ona göre çünkü, çıkmış gelmişler dağdan. Ben hatırlarım,
babamın böyle televizyonda bir film olup gece yatılıp sabah
namaza kalkmakta zorlanıp, bir de ondan sonra kalkıp işe
gidecek, televizyonu icat eden yatmasın-uyumasın diye lanet
ettiğini ya da beddua ettiğini. Sonra bizim çocuklarımızda bu
tetrisler, siz söyleyin siz benden daha gençsiniz, aklıma
gelmedi, atariler, sonra video. Şimdi ben bir gazete kupürü
hatırlıyorum, bu eski gazetelerden bizde de Yeni Meram yayınlar
bunu, ulusalda da tahmin ediyorum Cumhuriyet Gazetesi yayınlar.
İşte 57 mi, 47 mi, bu ulusal gazetelerin birinde Amerika
toplumunun ahlakını radyo yayınlarının bozduğu yazıyor; gözümle
gördüm okudum. Şimdi televizyon sonra ahlakı bozdu, sonra video,
kontrolsüz evlerde seyrediyordu insanlar, her numara var. Sonra
geldi internet çağı. Hatta gazetelerden şikâyetçiydik. Hacı
amcanın muhafazakâr gazeteyi katlayıp cebine koyup Aziziye
Camisinde, Kapı Camisinde namaza durduğunda ceketinin cebindeki
gazetenin manşetinde manken fotoğrafı.
CİHAD DOĞAN- Namazı
bozduk.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani, şimdi farkında bile değil. Çünkü
gazeteye güveniyor, muhafazakâr gazete. Yani her dönemin bir
bozanı olacak.
CİHAD DOĞAN- Tabi.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi 3-4 yaşındaki çocuklar cep
telefonundan oyun açılmadan mama yemiyorlar. Benim oğlum kumanda
düşmanıydı, şimdiki çocuklar nasıldır bilmiyorum, reklamlara
daha işte apalarken hasta olurlar, değiştirdiğin anda kumandayı
parçalardı. Şimdi cep telefonuyla çocuklar mama yiyor ya da cep
telefonunda oyun izleyerek duruyor, anne baba da mecbur veriyor,
aman sussun da ne yaparsa yapsın diye. Her dönemin bir şeyi
olacak böyle düşündüğünüzde, bir muarızı olacak. Mesele, temeli
sağlam atmak.
CİHAD DOĞAN- Kesinlikle.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bunun yolu da nereden geçer? Bunun yolu da
eğitim sisteminden geçer, aile eğitimden geçer. Bizim gibi
okulda sosyal bilgiler dersinde Abdülhamid kızıl Sultan,
Vahdettin hain okuyup eve gelip Yalan Söyleyen Tarih Utansın’ı
açıp ya bakayım mevzuya deyip, Allah Allah, tam tersi. Temeli
sağlam atarsan, böyle bir ortamı bulursan, benim kitaplığımda
hala vardır 5 cilt Yalan Söyleyen Tarih Utansın ve 70 baskı
falan, yani 77-78...
CİHAD DOĞAN- Şimdi eğitim
demişken çok önemli bir konuya geldiniz. Günümüzde artık
çocukların eğitimi için çok önem sarf ediliyor, özel okullara
gönderiliyor, özel hocalar tutuluyor. Fakat eğitimde geldiğimiz
duruma baktığımızda içler acısı ve en başarılı çocuklar,
üniversite sınavlarında birinciliği oynayan çocuklar hep
taşralarda, dağlık bölgelerde yetişmiş, devlet okullarında
yetişmiş çocuklar çıkıyor.
Sizin çocukluğunuza
indiğimizde babanızla, büyüklerinizle olan diyaloglarınızı
görüyoruz. Tabii ki sizin eğitiminizde babanızın, büyüklerinizin
büyük emeği var, sadece mahalledeki mektepteki hocalarınızın
değil. Babanızdan, büyüklerinizden nasıl bir eğitim aldınız,
nasıl bir terbiye aldınız? Sizin bu noktalara gelmenizde büyük
emekleri var çünkü. Biraz babanızla olan eğitim camianızla olan
ilişkilerinizi konuşmak istiyorum. Sizin için babanızın ve
büyüklerinizin gönlünüzdeki yeri nedir, bunları konuşalım biraz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani tabii okulda aldığınız eğitimden daha
fazla ailenin yaşantısı, doğallık, burada size sunulan
fırsatlar, burada size açılan yollar önemli. Bunlar özellikle
yapılan şeyler, özellikle önünüze çıkartılan fırsatlar değildir.
Bunlar aile yapısından kaynaklanan, aile çevresinden
kaynaklanan, sizin de bu noktada sergilediğiniz merak, istek,
hani istek, … diye bir söz var Konya’mızda, bu istek ve
yaşanmışlıklar önemli olan. Benim babam rahmetliyi şöyle
tanımlarım: Entelektüel bir taşralıydı, yani taşra şartlarında
sık İstanbul’a gidip-gelen hem ticaretten dolayı, hem aile
ziyaretlerinden dolayı. Bakırcı çıraklığından gelmiştir babam,
çok entelektüel bir ustanın o günün şartlarında yetiştirdiği,
mesela bizim evimize mevsiminde meyve ilk çıktığı zaman
alınırdı, az da olsa alınırdı, niye? Başkasında görüp de…
CİHAD DOĞAN-
Çocuklarımızın canı çekmesin.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- İstemesin. Alınırdı, ama ben de işte
cebime erik doldurup daha yeni turfanda, yenidünya doldurup
sokağa çıktığım için de temiz bir dayak yemişimdir yani. Niye?
Alan var-alamayan var, bunu dışarıda yemek doğru değil.
CİHAD DOĞAN- Bu bir
kültürdü, bunu kaybettik.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Kesinlikle, yani alan var-alamayan var.
Bakın, herkes kendisinden bir önceki nesli ya da yaşadığını
özleyerek yaşıyor, sonrasını beğenmeyerek yaşıyor. Bu kesin,
yani benim 57-58 yıllık hayatımda gördüğüm budur. Yani eskiden
şöyleydi, şimdi işte o şey kalmadı. Şimdiki bizim yaş kuşağımız
da aynı şeyi konuşuyor, geçmişe özlem, yaşanana ve geleceğe
eleştiri; değişen bir şey yok aslında Türkiye şartlarında, dünya
şartlarında. Dün işte 20 saat trenle İstanbul’a gidiliyordu,
ondan önce yaylı arabayla Bursa üstünden İstanbul’a
gidiliyormuş, sonra işte otobüsler çıktı. Sonra ben 82 yılında
İstanbul Hukuk’u kazanıp İstanbul’a ilk defa okul için
gittiğimde, bir süreç olduğu için iyi hatırlarım, daha
otobüslere klima yeni takılmıştı, 303, daha … falan yoktu.
Sonrasında klimalı otobüsler geldi. Otobüslerde sigara içilip,
tavanı açılıp-kapanan otobüslerdeki kavgalar, bir taraftan
dumanlar, bir taraftan havalandırma yok, tavan açılıyor, işte
içmeyen rahatsız oluyor. İşte mola vermiş yarım saat otobüs,
ondan sonra moladan geliyor herkes sigara yakıyor, ya mola
verdin az önce. Yani o bir şey artık…
CİHAD DOĞAN- Keyif
sigarası.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Keyif sigarası. Şimdi böyle bir ortamda
bizim yaşadığımız süreç, özellikle babamla benim irtibatım bir
arkadaş gibiydi. Çünkü iyi bir ustada yetişmiş ve ailenin
yükümlülüklerini çok erken zamanda üstlenmiş birisi olarak
rahmetli babam çok deneyim sahibiydi. Bir de, bir şansımız;
şehrin merkezi olan, kalbi olan Aziziye Camii, Kapı Camii,
Sultan Selim Camisi, bu üçgen içerisinde ve eski garaj. Aziziye
Camisinin kıble tarafında babamın işyerinin olmasıydı, orada
büyüdük biz. Bir taraftan Çaybaşı, bir taraftan Aziziye Camisi.
Yani türbe önünde evin, Meram’da bağım değildi, ama işte
Aziziye’nin önünde işim, Çaybaşı’nda aşın.
CİHAD DOĞAN- Eklenebilir
kesinlikle.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Eklenebilir, evet.
Çaybaşı, demin dediğim
gibi çok entelektüel bir yerdi. Mesela Çaybaşı Camisi’nin imamı
rahmetli Hafız Amca, Allah sağlık versin, Saim Sakaoğlu Hoca çok
görünmüyor son zamanlarda, onun babasıydı. Fötr şapkalı, çok iyi
bir İnönü’cü, Halk Partili. Hacca Üresinler Turizm bizim
Çaybaşı’ndan otobüs kaldırır. Hafız Amca, dede gelir bize artık,
duasını yapar, yani böyle bir girift yapı var. Bir taraftan işte
Yunus Emre, o günkü 27 Mayıs İlkokulu’nun seçim sandıklarında
açık ara Milli Selamet Partisi çıkardı, açık ara yani,
öyle-böyle değil. Bir taraftan Hükümet önüne yürüyerek 15-20
dakika, bir taraftan … Kurtuluş daha yeni gelişen mahallelerin
tam ortasında, onlara göre merkezde. Bakın bu mahalle kültürü
aslında çok önemli. Bizim bir şansımız da şu oldu: Doğduğumuz
mahallede büyüdük.
CİHAD DOĞAN- Taşınmadınız
yani başka yerlere?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Mevlana Ortaokulu, Endüstri Meslek Lisesi,
sonra Teknik Lise, oralara gittik. Askere gittik geldik.
Doğduğumuz, yaşadığımız, büyüdüğümüz mahallede evlendik, orada
çocuklarımız oldu.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Böyle bir üçgen-beşgen içerisinde,
çocukluk arkadaşlarımızı kaybetmeden… Mesela bizim yakın zamanda
birlikte büyüdüğümüz, ilkokul arkadaşımız, mahalle arkadaşımız
rahmetli oldu kanserden. Bütün çocukluk arkadaşları toplandık.
Bizim işte Yunus Emre İlkokulu’nun bir köşesi vardı, köşe diye
geçer, WhatsApp grubumuz var hatta köşe diye. Orada yetiştik,
oraya toplanıp sağından-solundan gelenler işte. Grubumuzdan bir
arkadaşımız ilk zayiatı verdik, rahmetli oldu, hemen bir araya
geldik, bu şans önemli. Bir memur çocuğu olsanız, Türkiye’nin
farklı yerlerinde, farklı görevler sebebiyle kaç okul
değiştireceksiniz, kaç arkadaş değiştireceksiniz vesaire
vesaire. Sonra işte Aziziye Cami kıblesi, Ahmet Efendi Çarşısı,
orada yaşadığımız süreç. Eski garaja el arabası ya da bisikletle
otobüslere mal götürdük ya da İstanbul Caddesi’ne bankalara
çek-senet ödemeye gönderirdi babam bizi. Ve o günün, o dönemin
değerlendirmeleri içerisinde ben 12 Eylül öncesi size yayın
öncesi sohbette de bahsettim, Konya Akıncılarından bizim o
siyasi faaliyetlerimizi destekleyen, kitap-dergi almamız için
hususi cebimize para koyan bir baba yetiştirdi bizi. Yine benim
anne tarafım 7 kardeş, 6’sı İstanbul’da. Oradan her yaz, her
sömestr İstanbul’da ziyaretler ya da misafirliklerde bulunarak
oradan bir miktar alımımız oldu gibi.
Bir ismi unutmadan
söylemem lazım. Allah rahmet eylesin, Mevlana Ortaokulu’nda
Türkçe öğretmenimiz Halit Yarımcı vardı. Tahmin ediyorum 2012’de
falan rahmetli oldu, çok bilgili, donanımlı ve ideolojik olarak
da çok sağlam bir insandı, onun bize çok etkisi oldu.
Bir de, yine yakın
zamanda kaybettik, Allah rahmet eylesin, geçtiğimiz günlerde de
ölüm yıldönümüydü, Nevzat Arabacı Hocanın ideolojik olarak bize
büyük katkıları oldu, büyük destekleri oldu. Tabii işte sadece
anne-baba değil çevresel olarak da bunlar önemli.
CİHAD DOĞAN- Siz
muhafazakâr bir aileden geliyorsunuz. Babanızı da, muhteremi ben
gıyaben tanıyorum, Allah rahmet eylesin, kıymetli bir insandı.
Babanız da hakeza muhafazakâr, Milli Selamet Parti’sinin, o
dönemin muhafazakâr partilerinden, ona irtibatı olan bir isimdi.
Size şöyle bir soru sormak isterim mesela: Kudüs Mitingini
hatırlar mısınız, babanızla gittiniz mi veya ilişkileriniz
nasıldı?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Hatırlamaz mıyım? Yok, babamla gitmedik.
Yani Kudüs Mitingi konusu açıldığı zaman bu şehirde insanlar
biraz unutkanlaşıyor, ama ben rahatlıkla tüm yaşananları kendi
penceremden konuşurum, zaman-zaman da konuşmuşumdur. Şimdi Kudüs
Mitingi öncesinde Akıncı Gençler Derneği’nin eski fuar alanında,
şimdiki orada kalan tek yapı cami, caminin arkasında otobüs
deposu vardı, yani belediye otobüslerinin ana deposu, orada
Akıncı Gençler Derneği vardı. Akıncılar Derneği kapatılmış,
Akıncı Gençler Derneği. Oranın bodrum katında ya da işte bir
mekânında 1 ay önceden pankart hazırlıkları başladı ama
büyüklerimiz var. Beyaz üstüne yeşil pankartlar yazılıyor habire,
biz de yazanlardanız. Mitinge 2-3 gün kala Konya’ya farklı
kılık-kıyafetli insanlar…
CİHAD DOĞAN- Dışarıdan
dahil oluyor, değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Evet. Miting günü baktığımızda kırmızı
üstüne sarı pankartların, orada hiç olmayan, hiç üretilmeyen
pankartların ve böyle poturlu, parkalı, sakallı, yani bizim o
camiamıza çok mensup olmayacak tipler ortaya çıktı. Bir kere
baştan söyleyeyim, o miting provoke edildi. Yani hani 12
Eylül’den sonra hep dendi ya işte, 6 Eylül’de yapılan Kudüs
Mitingi bardağı taşıran son damla olmuştur. Yapma ya,
hazırlıkları zaten yapmışlar. 1 sene önce yapacaklarmış da
ihtilali, şartların olgunlaşmasını beklemişler. Zaten 12 Eylül
tarihinde Cuma günü o mitingin yapılacağı haftalar-aylar önceden
kararlaştırılmış. Şimdi Konya’da 6 gün önce yapılan miting
yapıldı da, ondan sonra mı ihtilal yapıldı? Hayır. O giden
süreçte, o miting de var. Aksine ben şahit değilim, ama Mehmet
Keçeciler Beyefendi o günün Konya Belediye Başkanı, mitingin
yapılmasını da istemiyor. Hatıratlarından biliyorum, bu
anlattığı, verdiği röportajlara da bir itiraz gelmedi. Onun
verdiği bir röportajda okudum; yani Konya’nın meczuplarının
boyunlarına… Nereden çıktı bilmiyorum, yani o tahta tespihlerin,
Mevlana’nın orada satılan tespihlerin insanlar alıp boyunlarına
takması, nasıl bir moda vardı o gün bilmiyorum. Konya’nın
meczuplarına ip verip işte Atatürk heykelini, anıtını indirin
diye uğraştılar diyor. Ben görmedim, şahit değilim. Yani miting
ortamının provoke edildiği tam bir gerçek, tam net bir o günü
yaşayan 17-18 yaşında bir Konyalı olarak net ifade edebilirim. O
miting samimiyetle düzenlenmişti.
CİHAD DOĞAN- Ses de
getirmişti değil mi? İsrail…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tabi tabi. Kudüs’ün işgalini telin eden
bir mitingdi, samimiyetle düzenlendi, ama sonuçları itibariyle o
samimiyeti ortadan kaldıran-kaldıracak birçok şey oldu. Tabii
İstiklal Marşının komutu kürsüden, çok iyi hatırlıyorum,
herhalde vefat etti, Konya milletvekili, Şener Battal verdi
komutu. Bir grubun…
CİHAD DOĞAN- Kalkmayarak,
değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Oturarak orada eylem yapması ön plana
çıkartıldı, fevkalade yanlıştı, fevkalade yakışıksızdı, yine
provokasyon vardı. Tabii bu provoke ortamlara da sebebiyet
vermeyeceksin, çünkü neler çıkıyor şimdi. Devlet bu kadar
güçlüyken, Milli İstihbarat Teşkilatı bu kadar güçlüyken, polis
istihbaratı bu kadar güçlüyken, askeri istihbarat bu kadar
güçlüyken ne numaralar çevriliyor.
CİHAD DOĞAN- Tabi, 15
Temmuz yapılıyor, her şey olabiliyor.
CİHAD DOĞAN- Bazen şu da
vardır: Şer görünenlerin arkasında hayır çıkabilir, hayır
görünenin içerisinde şer çıkabilir.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tabi.
CİHAD DOĞAN- Bizim hesap
edemediğimiz veyahut yıllar sonra ortaya çıkacak malumatlar
geliyor.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tabi.
CİHAD DOĞAN- Dediğiniz
gibi, tamam darbe yapılacaktı, ama bir taraftan da İsrail’in
belki büyük bir zalimliği engellenmiş oldu, bilemiyoruz neler
vardır.
Ben şunun için sordum
aslında: O döneme dair çok önemli isimler Konya’ya geldi gitti
ve birçoğu aramızdan ayrıldı. Gerek o miting ve gerekse o
mitingin dışında soruyorum bunu yani; çok önemli büyüklerimiz,
kıymetli isimlerimiz vardı. Siz bunlardan kimlerle
birlikteliğiniz, oturmanız-kalkmanız, muhabbetiniz, kimlerin
sohbetlerine katılmış oldunuz. Mesela Tahir Büyükkörükçü Hoca
yakın zamanda vefat etti, muhakkak onunla bir irtibatınızın
olduğunu düşünüyorum. Yine merhum Erbakan Hocamızla olan
muhabbetinizin de olduğunu biliyorum. Buna benzer hangi
isimlerle diyaloglarınız vardı gerek babanızla, gerekse bizatihi
şahsınızın yakından ilgilendiği?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şöyle ifade edeyim: Biz Abdullah Büyük
Hocanın Yolcuoğlu Mescidinde ilk gelin bakalım çocuklar deyip
topladığı, bir şeyler anlattığı gençlerdeniz. Abdullah Büyük
Hoca daha askere gitmemiş, Yolcuoğlu Mescidini arka tarafında
bir evde oturuyor. Abdullah Büyük Hocanın ilk çalışmaları, bu
mescitte sabah namazından sonra önce mahallenin gençlerine,
sonra mahalle cami cemaatine vaazla başlamıştır.
Tahir Büyükkörükçü
Hocamın Kapı Camii vaazlarını hatırlarım.
Erbakan Hocamla yaş
itibariyle bir diyaloğumuz olmadı. Ama her mitinginin
müdavimiydik.
Hasan Hüseyin Varol Hoca
Hayra Hizmet Vakfını kurduktan sonra çok etkili bir şekilde
şehrin bir dinamiği olarak önemli hizmetleri oldu.
Yine Ali İhsan vatansever
hoca diyebilirim, İslami Değerleri Tanıtma Vakfı, eski kitaplık
diyeceğim, şimdiki yazma eserler kütüphanesi, o devlet tiyatrosu
olarak kullanılan yer kitaplıktı, kitaplık diye geçerdi, yani
kütüphane. Sonra Mevlana’nın oraya yapıldı, sonra yıkılıp işte
şimdi Kültür Parkının içerisinde yer var.
Şimdi bu yapı içerisinde
aldığınız her gıda manevi olarak ya da ticari olarak
bulunduğunuz her ortam sizi mutlaka, bir de algılarınız açıkça,
antenleriniz açıksa mutlaka bir şeyler almak ve katmak
durumundasınız. Mesela Latif Başaşcı o gün için bir hısımlığımız
da vardı, bizim için örnek bir rol modeldi. Tabi bizi bu anlamda
ihtilal biraz savurdu. Nevzat Arabacı Hocadan bahsettim. İhtilal
şöyle savurdu: Yani aslında ihtilalin yapılma gerekçelerinden
bir tanesi de, işte grupları dağıtmaktı. Yani dün birbiriyle
kavga eden grupları Mamak Cezaevinde, Sağmacılar’da, Metris’te
bir araya toplamak bir planın eseri ya da Dutlukır’da bir arada
toplamak bir planın eseri. O ihtilalden sonraki dönem bizim
biraz savrulmuş dönemimizdir. İşte üniversiteyi kazanmamız,
İstanbul’a gitmemiz, sonra okulu bırakıp gelmemiz, askerlik,
evlilik, ticaret, sonra 88-89’da Taşkentspor’un kuruluşuyla
farklı bir dünyaya adım atmak, ama aslolan ve bizim kendi
zihnimizde mevcut olan yapı hiçbir zaman elhamdülillah sarsmadı
biraz savrulsak da. Ve onun da avantajlarını gördük, bu
savrulmanın. Çünkü bizim spor yapılanması içerisinde çok farklı
bir dünya var, o dünyanın içerisinde muhafazakâr gelenekten
gelmiş birisi olarak ayakta durmak ve en üst noktalara doğru
gitme sürecinde sonradan fark ediyorsunuz ki temeliniz sağlam,
sonra bir miktar bir savruluyorsunuz, sonra toparlanıp
dönüyorsunuz yine. Ama o ortamda bunu şöyle sembolize ediyorum:
İçki içilen masada içki içmeden oturmayı becerebilmek ve takdir
görmek. Bunu yapabilmek önemli, biz çok şükür deneyimlerimizle
bunu yapabildik.
CİHAD DOĞAN- İtilmeden,
ezilmeden, değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- İtilmeden, hor görülmeden, tabii haddinizi
bilerek, bildiğinizi konuşarak, bilmediğinizde susarak. Evet,
haddini de gerekirse bildirerek, diklenmeden dik durarak gibi.
Ama ben bütün bu süreçlerde o işte Çaybaşında, Aziziye
Camisi’nin etrafındaki edindiğimiz kültürü, bu üçlemede; Sultan
Selim, Aziziye, Kapı Camii üçlemesi olarak, yani bedestende
edindiğimiz birikimi çok önemli görürüm medeni cesaret olarak.
Çünkü müşteri geliyor dükkâna, mal satmak zorundasın, niye? Çark
dönecek. Parasını alacaksın, ama bir taraftan da bir daha
gelmesini sağlayacak şekilde etkilemek zorundasın.
CİHAD DOĞAN- Sempati
uzatmamız gerekiyor.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Efendime söyleyeyim, ya burası hem
hesaplı, hem uygun verdiler der, güler yüzlü esnaf vesaire.
Kazık atmayacaksın, memnun edeceksin, bir taraftan da çarkı
döndüreceksin. Sonra Toptancılar Çarşısı, hemen işte Kanal
42’nin de yanı başında yer alan. Ticaretten gelmek, ticaretle
uğraşılan bir aile içerisinde yetişmek. Rahmetli amcam da çok
entelektüeldi, Emin Baykan. Bulgur Tekkesinde Çimili Hakkı
Efendi’de hafız olmuş. Bütün arkadaşları sonra imam hatip
açılmış, imam hatip, ilahiyat yüksek İslam enstitüsü oraya devam
etmişler, ama amcam ticaretle iştigal etmiş, işte o
arkadaşlarıyla irtibatını da koparmamış. Yine bir amcam şehri
daha farklı yaşayan, Konya’nın ilk kolonya üreticilerinden
Mustafa Baykan. Böyle bir şey içerisinde yaşarken farkında
olmadığınız, ama ilerleyen süreçlerde farkına varacağınız
avantajlar var. Yani ben şunu net söyleyebilirim: Hayata 1-0
avantajla başlamış bir Konyalıyım, bunu net ifade edebilirim.
CİHAD DOĞAN- Kesinlikle.
O ticaretin vermiş olduğu özgüven var, ama benim gözlemim şu:
Baba duası almışsınız sanki, yani o var.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Elhamdülillah, hem anne-hem baba duası
inşallah almışızdır.
CİHAD DOĞAN- Tabii,
kesinlikle. Aile olarak da girişimci bir ailesiniz, yani mesela
amcanızın mesela ilk kolonya olayı. Şöyle bir şey var, hani
derler ya Konya’da; dağlı insanlar daha çok böyle girişimci
oluyor, tuttuğunu koparıyor şartlardan dolayı, değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Mecbur, yani dağdan geldi ovaya, geri
dönüş felaket. Yani öyle gelip deneyip, Konya, Ankara, İstanbul
başaramayıp geri dönenler iyi bakılmaz, beceremedi, yapamadı.
Geldin, … başarmak zorunda, yani tuttuğunu koparmak zorunda,
vazgeçemez. Yok ki 8-10 dönüm tarlası, ekin eksin, kaldırsın,
onun parasıyla bir kışı geçirsin ya da pancar, sonraki gelişen
süreçlerde. Çaresi yok ki, yani mecbur sermaye sahibi olmak
zorunda.
Benim babam bir kışı
Kulu’nun köylerinde ustasının yanında işte bakır kap
kalaylayarak bir kışı geçirmiş, yani hayatımın en zor
dönemleriydi der. Tepeye çıkardım, Ankara-Konya asfaltı
görünürdü, ağlayarak asfaltı seyrederdim der, işte 50 senesi
tahmin ediyorum, 12-13 yaşında. Rahmetli dedem, Konya’ya
geldikten sonra şöyle derdi: Karaköse’den mal getirirdik. Bunun
tercümesi şu: Karaköse, Ağrı, Ağrı’dan büyükbaş hayvan.
Gidiyorlar neyle gidiyorlarsa, kamyon üstünde vesaire ya da
vagonlarla trenle. Sonra trenlerle büyükbaş hayvan getiriyorlar,
onun da indirme yeri Kaşınhan. Kaşınhan’dan yürüyerek o
hayvanları Çaybaşı’na getireceksiniz. Ben, üç dönüm bahçenin
içerisinde ahır olup 3-5 tane bakılan, sütü sağılan hayvan
olduğu dönem hatırlarım. Kuyu vardı bahçemizde, havuz vardı,
çocukluğumuzdan…
CİHAD DOĞAN- Tulumbalar
vardı.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bizimki şeydi, santrifüjlüydü, basardın
düğmeye çıkardı.
CİHAD DOĞAN- Biraz daha
moderni.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Evet, biraz daha modern. Yani bizim
çocukluğumuzda o havuz yarı olimpikti, ama bizim çocuklarımız
yüzdü o havuzda, ufacık bir yer, ufacık bir alan.
Şimdi girişimci olmak
zorunda dağlı, niye? Toprak sahibi olmak zorunda burada, yer
sahibi, ev sahibi, kiradan kurtulmak zorunda, iş-güç sahibi
olmak zorunda. Ve de istikrarlı olmak zorunda, yani öyle fazla
paraları buldum diye çarçur etmemeli, sazda-barda yememeli,
zekâtını tam vermeli. Bakın, bizim ailede bize öğütlenenler;
Bir; altı mezarlık olan
yerde asla mal sahibi olmayacaksın.
CİHAD DOĞAN- Önemli,
bunlar altın kurallar.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- İki; vakıf toprağından alıp-satmayacaksın.
Üç; faiz yemeyeceksin.
Tamam mı?
Zekâtını tam vereceksin.
Şimdi birisinin başına
bir felaket geldi mi, rahmetli babam çok bilirdi, “Allah rahmet
eylesin, pek zekâtı vermez derlerdi” derdi, çok nadir söylerdi
bunu. Şimdi babam Toptancılar Çarşısı’nın neredeyse muhtarıydı.
Caminin bütün ihtiyacını babam hem verir ve hem toplardı
esnaftan. Çok verenleri ya da Ramazan gelir, Kur’an kursları
vesaire, gelirler Zeki Dayı düş önümüze, arkada bir 50 NC ya da
35 NC ya da bir pikap, at 5 çuval bulgur, çok vereni överek
anlatırdı. Ama az verene ya da vermeyene sitem ederdi de, kim
olduğunu söylemezdi.
CİHAD DOĞAN- Evet, o da
ayrı bir güzellik, ahlak.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Kim olduğunu söylemezdi. Oğlanlara bir
sorayım, ya neyi soracaksın, oğlanlar sana soruyor derdi. Allah,
malı-mülkü verir de, bu vermeyi, infak etmeyi herkese nasip
etmez.
Mezarlıkla ilgili bir
anımı anlatacağım. Şimdi tabii ticaretle uğraşıyoruz, bir
taraftan da işte tertip komitesi üyesi oldum, il temsilcisi
oldum, ASKF yönetimine girdim, Başkan oldum, işte Ankara’da
görevler geldi, İstanbul falan… Babam çekiniyor, neden
çekiniyor?
CİHAD DOĞAN- Kaybederim
diye mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Hem kaybederim, hem işimize-gücümüze zarar
verir diye çekiniyor. Bir de sürekli seçimlere giriyoruz, bu
seçimlerde…
CİHAD DOĞAN- Bir de,
rahmetli babanızın çok alışık olduğu ortamlar-durumlar değil ya.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Değil değil.
CİHAD DOĞAN- Ben evladını
gözümün önünde tutayım, koruyayım.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Seçimlere girip-çıkıyoruz, karşımızda
kaybettirdiklerimiz oluyor, işte bir düşmanlık doğar mı vesaire,
şudur-budur falan, çok yaşanmışlıkları var. İşte zamanın İdman
Yurdu Başkanı merhum Nuri Küçükköylü’ye hanımının yanında
taraftarlar küfür etmiş, ondan sonra falan Konyaspor yöneticisi
batmış. Baba, bizim yaptığımız iş amatör, bunlar profesyonel
değil falan. Gidip-geldiği yer mezarlık dedi, bizim Muhacir
Pazarındaki Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu binasının olduğu
yer eski mezarlıktır.
CİHAD DOĞAN- Şu hassaslık
çok önemli bakın.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Oralar tamamen mezarlıktı, yüksek
mezarlık. Okulların olduğu bölge, pazarın olduğu yer.
CİHAD DOĞAN- Mezarlık
olduğu için, değil mi, ondan rahatsız oluyor…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tabii, gidip-geldiği yer mezarlık. Ben de
biliyorum oranın temel atıldığında mezar kalıntılarını. Dedim ne
yapıyoruz ya, para mı kazanıyoruz gidiyoruz yani şimdi? Mesela
Kadınlar Pazarını babam çok şey yapardı, Yeni Çarşıyı, o
bölgelerde eski mezarlık diye. Para mı kazanıyoruz dedim, hizmet
ediyoruz, amme hizmeti vesaire. Tuvalete de mi girmiyorsun dedi,
beni sıkıştıracak ya. Dedim, giriyoruz yani, biraz da babamın
gazını alayım diye. Şimdi namaz kılacağımızda falan abdest için
giriyoruz. Ondan sonra dikkat etmeye başladım biliyor musunuz?
Yani orada tuvalete mecbur kalmazsam, seyircilerimiz kusura
bakmasınlar, girmemeye başladım. Yani yolunu değiştirirdi çoğu
zaman, arabanın gidiş yolu burası…
CİHAD DOĞAN- Çok güzel
bir hassasiyet gerçekten.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Mecbur kaldıktan sonra tek yol, mesela
eski garajın orası gidiş yolu oldu ya da geliş yolu oldu vesaire
kapanmadan önce. Mezarlığın derdi ilk köşesinde bir şeytan,
ortasında bir şeytan, sonunda bir şeytan, Fatiha okutmadan –bu
da babamın dinledikleri- Fatiha okutmadan bunu buradan
geçireceğiz. Bu bir şeydir, menkıbedir. Mesela hiçbir kabirden
ya da bir şehre girdiğimizde, bir arabayla giderken bir
ilçeden-köyden geçtiğimizde Fatiha okumadan geçmeyiz.
CİHAD DOĞAN- Siz onu
bırakın, şimdi ben niye buna hayret ettim biliyor musunuz? Çok
güzel bir şey dinledim sizden. Şu an mezarlıkta yeni nesil,
mezarlıktan geçerken bırakın Fatiha okumayı, işte müzik
dinleyerek, son ses geçiyor…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Korkudan o.
CİHAD DOĞAN- Korkudan,
saygısızlıktan, hepsi var, ama bu bilinci bakın babanız çok
güzel bir şekilde işlemiş, bu işlenmiyor şu an yani.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Biz de çocuklarımıza işledik, işliyoruz.
Görgülü kuşlar, gördüğünü işler.
CİHAD DOĞAN- Çok güzel.
Şimdi şöyle yapalım:
Sizin babanızla alakalı, babanızı andık. Güzel şiirler
yazıyorsunuz, program başında da söyledim, kaleminiz, sesiniz
çok kuvvetli. Ses tonunuz da güzel, bu arada kendiniz
seslendiriyorsunuz. Her şair kendi sesiyle okumaz, çok büyük
şairler vardır, kendi sesiyle okumazlar pek, ama siz kendi
sesinizle dile getiriyorsunuz. Ben de birkaç sefer şahit oldum,
hakikaten beğendim. Babanıza yazmış olduğunuz o şiiri,
okurmusunuz?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Olur.
CİHAD DOĞAN- Ondan sonra
yeni yazmış olduğunuz diğer eserlere, şiirlere ve hayatınızdaki
çok önemli noktaları konuşacağız. Çünkü hayat sadece mazide
kalan yaşanmışlıklar değil, şu andaki yaşanmışlıklar da var,
onları da ele alacağız. Bu noktalara nasıl geldiğinizi, kimlerle
mücadele ettiğinizi de konuşacağız.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bugün spor konuşmayacağız, anladım.
CİHAD DOĞAN- Sporu da
konuşuruz ama, spor da aslında kültürün bir parçası, ama şiirle
alakalı olan dünyanız çok önemli. Sporcu bir kişinin aynı
zamanda edebiyatla, şiirle iştigalinin olması apayrı bir
güzellik. Bu şiir dünyasıyla nasıl tanıştınız, öyle sorayım
isterseniz. Nasıl başladı içinizdeki bu edebiyata olan
ilgi-alaka? İlk şiiriniz mesela nedir?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi algısı açık, antenleri açık insanlar
işte sayısal ağırlıklıysa matematik-fen öğretmenlerini,
hocalarını, işte ortaokulda başladık hoca demeye, ilkokulda
öğretmen. Bazı lisede hoca, bazı hocalarımız da hoca denmesini
sevmezdi, öğretmen diyeceksin falan. Şimdi benim ortaokul, biraz
önce bahsettiğim milliyetçi, muhafazakâr Akörenli Halit Yarımcı
Hoca Türkçe öğretmenimizdi. Yani kendisini de çok sevdiğimiz
için mi, bizde de tabi öyle bir temel olduğu için bir Türkçe
dersine, edebiyatta, şiire, parçalara, vezinlere bir aşinalık
söz konusu oldu. Bilmiyorum, etkisi var mıdır bilmiyorum, bir de
ben aklım erdiğinden beri gazete okurum. Mesela bizim dükkâna
gazete alınmazdı, ama yan komşumuz emekli Mustafa amca Tercüman
alırdı, üst komşumuz Abdurrahman Amca, Abdurrahman Cengiz, Delta
radyo televizyon bayisi, Hürriyet alırdı, bunları dolaşırdım
hep. Efendim, esnaf dükkânında yemek, koliler konur, üstüne
gazete serilir, eski gazete, pakette falan da kullanılır.
Tersine de otursam hem yemek yer, hem onu okurdum. Ya da yerde
yürürken bir gazete parçası gelse ayağımla çevirir ona hemen göz
atardım. Demin dedim, işte eski halin orada gazete bayisinde
gözden geçirirdik. Lisedeyken, ikindin okuldan çıkardım, bizim
teknik lise tamdı, yani akşama kadar, Macun Pazarının orada bir
yaşı amcamız vardı, o da bizim kafadandı, Milli Gazete alırdım,
Yeni Devir’i de okumama izin verirdi.
CİHAD DOĞAN- Ama Milli
Gazete o dönemin çok popüler, entelektüel…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bizim açımızdan öyle. Yeni Devir daha
ağır, daha siyah-beyaz, daha edebi. Doğruluk Kitapevi vardı
Bedesten içinde, İslami yayınlar satardı ve ihtilal öncesi bizim
bu işte radikal dergiler, sakallı imamların arkasında zinhar
namaz kılmayın falan böyle haftalık talimatlar, şura, tevhit,
bunları çıkartan abilerimizden birisiyle, Selahattin
Eşçakırgil’le geçtiğimiz yıllarda İstanbul’da biraz sohbet
ettik. O radikalizmin, aslında onu da konuşmak isterim, o
radikalizmin aslında bize empoze edildiği, Anadolu’da yaşanan
İslam’ın, şimdi İslam’ın oralısı-buralısı olmaz, ama bir yaşam
tarzına döndürülmüşü var, işte mezhepler açısından vesaire. İşte
Araplar mezhepsel olarak uyuyor uyuyor, Kabe’de kalkıyor, namaza
duruyor ya da hemen yola namaza duruyor sergiye vesaireye dikkat
etmeden, sünnetleri kılmıyorlar. Bizde farklı, bir tasavvufi
gelenek var. Yani o günkü uygulamaya koyduğumuz birikimlerin
Ortadoğu coğrafyasından ithal Selefi anlayışla Anadolu İslam’ını
böyle yaralayan, farklılaştıran şeyler olduğunu çok güzel
özeleştiriler yaptık yıllar sonra.
Mavera Dergisi, özellikle
12 Eylül’den sonra. Ben kendimi Mavera nesli olarak
nitelendiririm. Bir de boşluk var. Şimdi belki siz de
okumuşsunuzdur, denk gelmiştir, böyle olağanüstü dönemlerde
siyaset yeraltına indiği için ve ifade edilemediği için her
akımın edebiyat kanalları daha çok ön plana çıkarmış; sosyolojik
vaka bu. Şimdi bizde Mavera, solda farklı dergiler, Yönelişler
yine bizde, işte Yedi Güzel Adamın etkinlikleri, Erdem
Bayazıt’ın liderliğinde Afganistan’a gidip-gelmeler, işte Mavera
Marufun günlüğü, Afganistan hatıraları vesaire. Benim normal
yazıda da babamın vefatından sonra onun anılarından yola çıkarak
yaşanmış hikayeler de yazıyorum, normal yazıda bile devrik
cümleler kullanırım, konuşurken bile zaman-zaman devrik cümleler
kullanıyorum, şiir de hakeza öyle. Böyle serbest vezin
anlatarak, tanımlayarak o yıllarda bir şeyler karaladık, bir
şeyler yazdık-çizdik. Doğrusu ilk şiirimi hatırlamıyorum. Yani
şöyle:
“Sarmaşık dolanır duvara,
yolun sonu nere vara?
Sarmaşık dolanır, yollar
dolanır.
Sarmaşık duvara, ben
yollara” gibi bir hatırımda bir şey var.
Biz şiire asıl dönüşü
tekrar pandemi döneminde…
CİHAD DOĞAN- Evde
kapandığınız için, değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Evet. Şimdi eşim Konya’da, ben
Ankara’dayım. İşte çocukların biri Ankara’da, biri Konya’da, 5
hafta bir ayrılık yaşadık. 5 hafta bir kapanmışlık yaşadık. O
dönemde de devlet daireleri de mecburi durumlar dışında
kapanmıştı, bir gün gidiyorduk, bir gün gitmiyorduk falan, öyle
gelişti hadiseler. Gerek lirik, gerek romantik birçok şiir
ortaya çıktı, 50’ye yaklaştı aşağı-yukarı. Bunları önce
Twitter’dan yayınlıyorum, oradaki aldığım beğeniye göre
düzeltmeler yapıyorum. Yani ilk Twitter’da yayınladığım haliyle
sonra bir daha çekidüzen verilmiş halinde ufak-tefek
farklılıklar oluyor. Bazen beş mısradan bir şiir çıkıyor, bazen
bir kelimeden bir şiir çıkıyor. Mesela biraz sonra belki
yayınlarsınız, Tutunamadım şiiri, İstanbul’da billboardda
gördüğüm bir tutunamadım kelimesinden çıkmıştır. Çünkü yazanlar
bilir, ben öyle yapıyorum, bilmiyorum. Tabii insanın kendine
şair, insanın kendisine yazar demesi ayıptır, bu literatür sizin
arkanızdan gelir. Bu noktadaki yaptığımız-yapacağımız yayınlar
bize bunu dedirttirebilirse ne mutlu. Ben 35 yıla yakındır spor
yöneticiliği yapıyorum, daha bir kere kendimi spor adamı diye
tanımlamamışımdır. Yani bu sıfatlar, hak edilerek ya da
başkaları tarafından söylendiği zaman daha değerlidir.
Dolayısıyla böyle bir dönüş yaptık, pandemi dönemi diyelim. Hem
lirik, hem romantik şiirler, hikâyeler…
CİHAD DOĞAN- Ruh
dünyanızı dinlediniz, değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani kesinlikle. İçinizde örtülü kalmış,
sizin hatırlayamadığınız, unuttuğunuz şeyler çıkıyor ortaya.
Gençliğiniz var, ilk gençliğiniz var. Duygusal bir insanım.
Zaman-zaman…
CİHAD DOĞAN- Zaten
duygusal olmasanız o şiirler yazılmaz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Zaman zaman sertleşmek de gerekirse
mücadeleler içerisinde duygusal bir insanım. Uzlaşmacı bir
insanım, yani bunun da mesajını vermeye çalışırım. Etrafımızda
ortaya çıkan birçok anlaşmazlıkta çözümcül…
CİHAD DOĞAN- Şimdi
konuşmalarınızdan o kadar çok sorular çıkıyor ki bana. Bende
şöyle bir şey var, ben hakikaten konuklarımızı çok seçerek almak
istiyorum, niye? Hem topluma, insanlığa faydamız olsun, faydalı
insanlarla bir hatıramız olsun, hem de yeni bir şeyler
öğreneyim.
Şimdi şiir dedik,
hakikaten çok güzel şiirler yazdınız, ben takip ediyorum.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu merhuma da güzel şiirler yazmışsınız,
hatta belki birazdan onu da isterseniz okuyabilirsiniz,
alabiliriz sizden. İstanbul’la alakalı çok güzel bir şiir
yazmışsınız, ben ona bayıldım hakikaten, daha önce de yayınladım
programımda.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Ben yazdım, değerli dostumuz Cevat Olçok
da okudu, rahmetli Erol Olçok’un, şehidimizin kardeşi, o okudu.
CİHAD DOĞAN- Evet, onun
klibi de çok güzel olmuş, yani hazırlanmış. Müziğinden klibine
kadar her şey özenle seçilmiş, o çok hoşuma gitti,
Şimdi siz taşralardan
geldiniz, Konya’da yetiştiniz, mücadele ettiniz. Yani bu
imkânlar, bu durum, sizin önünüze pat diye sunulmadı, liyakat
sahibi olarak geldiniz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Pat diye sunulsaydı zaten bu kadar uzun
süreli olmazdı…
CİHAD DOĞAN- Zannedersem
dört bakan falan herhalde çalıştınız galiba, çünkü…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani benim 35 yıllık spor yöneticiliğim
ilk başladığı yıllarda, ASKF Başkanı olduğum yıllarda Fikret
Ünlü Gençlik ve Spor Bakanıydı. İşte sonrasında kısa bir dönem
Erdoğan Toprak Beyin Bakanlığı var. Sonra AK Parti iktidarıyla
Mehmet Ali Şahin Bey, Murat Başesgioğlu, Faruk Özak, işte
2011’de Suat Kılıç, 2011 seçimlerinden sonra Temmuz ayında Bakan
olduktan sonra Eylül ayında ben de Genel Müdür olarak atandım.
Çağatay Kılıç Bey, Osman Aşkın Bak ve şimdiki Bakanımız Mehmet
Kasapoğlu. Mehmet Kasapoğlu Beyle de birlikte, ben Spor Genel
Müdürüyken, o da Spor Toto Başkanıydı, bir dostluğumuz, bir
arkadaşlığımız söz konusu. Efendim, çalıştığımız her bakanımız
ilk bakanımızdı.
CİHAD DOĞAN- Şimdi siz,
2011 yılından beri Spor Hizmetleri Genel Müdürüsünüz. Dediğim
gibi böyle sayılı, liyakat sahibi olan bürokratlarımızdan bir
tanesisiniz. 2004 yılından itibaren de Amatör Spor Kulüpleri
Başkanlığını yürüttünüz, başladınız değil mi zannedersem?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Amatör Spor Kulüpleri Federasyon
Başkanlığım 98 yılından itibarendir.
CİHAD DOĞAN- Öyle mi,
daha eski.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Sonrasında 2009 yılında Amatör
Konfederasyon Genel Başkanı oldum Ankara’da.
CİHAD DOĞAN- Evet, yani
Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğünden önce oradaydınız.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- 95 yılında futbol il temsilcisi oldum
Konya’da, öyle geldi yani.
CİHAD DOĞAN- Peki, spor
ruhuna, sporcu ruhuna, sporculuk iklimine nasıl girdiniz, kimler
vesile oldu? Ben takip ediyorum, çocukluğunuzda Konyaspor’la
olan iştigalleriniz var, az önce şiirinizde de dinledik,
babanızla olan hatıratlarınızda Konyaspor’la olan hatıralarınızı
anlatıyorsunuz. Nasıl başladı bu ilgi, spora olan merakınız?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Çok gerilere gidersek, mahallede top
oynayarak. Bunu bir ete-kemiğe büründürecek olursak, 1988-89
sezonunda Taşkentspor’un kuruluşuyla birlikte başladı.
Taşkentspor’un kuruluşunda Şefik Dikici Başkanlığındaki
yönetimde yönetim kurulu üyesi olarak yer aldım. Bir sonraki yıl
illerde amatör futbol faaliyetlerini organize eden rahmetli
Metin Canamat’ın il temsilciliğindeki o zaman ismi İl Futbol
Ajanlığı. Tertip komitesi üyesi olarak görev aldım ve öyle devam
ettik yürüdük gittik. Yani il temsilcisi oldum,
Amatör Spor Kulüpleri
Federasyon Başkanı oldum, Türkiye Amatör Spor Kulüpleri
Konfederasyonu Yönetim Kurulu üyesi, sonra Genel Başkanlığı. 96
yılında Futbol Federasyonu Amatör Kurulu üyeliği, sonrasında
2004 yılında ilk Levent Bıçakçı yönetimi. ASKF Lig Başkanımız
Ahmet Faik Öztürksal’dı. Sonra benim Başkanlığımda devam ettik.
Böyle farklı dönemlerde, farklı mecralarda hem işimizi gücümüzü
devam ettirerek hem bir sivil toplum döngüsü olarak 2011 yılında
Genel Müdür olana kadar gönüllü olarak spor yöneticiliği
tarafında boyutunda bulunduk ve teşkilatçı bir yapıya sahibim.
Bunun özelliğinde etrafımızda da arkadaşlarımız toplandı. Birçok
arkadaşla çalıştık, ama her zaman söylerim Mehmet Baykan’ı bir
firma olarak düşünürseniz bunun yüzde 49’u spor tarafımızda
Remzi Ay’dır. Yani 96 yılından bu tarafa beraberliğimiz söz
konusu olan bir abimiz. Konya Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu
Başkanı şu anda. Ankara’da da beraberiz bizim danışmanızı olarak
görev yapıyor. Gittiğimiz her yer, her görevde birlikte
tanıştığımızdan bu tarafa devam ediyoruz. Yol arkadaşlığı önemli
iştir, yol arkadaşlığı vefa gerektirir, yol arkadaşlığı kadir
kıymet bilmem gerektirir. Dolayısıyla, böyle bir ortamda, böyle
bir dostluk, arkadaşlık ikliminde devam ediyoruz.
CİHAD DOĞAN- Ben sizin
çok büyük hengamelerden dik durarak çıktığınızı biliyorum. Siz
Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğü mücadelenizin öncesinde, Türkiye
Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği için de birtakım
çalışmalarınız, hizmetleriniz oldu. Ama gün geldi nasip olmadı,
gün geldi sonra tepsiyle size tabiri caizse sunuldu bu görev
davet edildi, ama birtakım şartlardan sonra istifa etmek zorunda
kaldınız. Biraz Türkiye Futbol Federasyonu hakikaten önemli bir
federasyon, oralara mücadelenizde nelerle karşılaştınız, nasıl
geldiniz? Ve yıllar sonra neden istifa etmek zorunda kaldınız?
Siz ne kadar şimdi tevazu yapsanız da hakikaten Türkiye için
önemli bir isimsiniz, spor camiası için önemli bir isimsiniz.
Gerek ülkemize, gerek Konya’mıza yapmış olduğunuz hizmetleri çok
iyi biliyoruz. Bu mücadeleniz nasıl oldu nelerle karşılaştınız?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi tabi benim Futbol Federasyonu
Yönetim Kurulunda ilk görev almam amatör futboldan sorumlu
olaraktır, yani zincirin en zayıf halkasısınız, ama zinciri de o
halka olmazsa bir arada tutamazsınız. Amatör futbol herkesin
paydası, birde işinizi iyi bilirseniz işinize vakıfsanız
insanlar size saygı gösteriyor. Şimdi Türkiye Futbol Federasyonu
yönetimleri oluşurken farklı mahfillerden, farklı yerlerden
isimler gelirken pek gelenlerin bizim dışımızda yönetmelik,
talimat, futbol müsabaka talimatı 27-B maddesi işte maç
tatilleri, hakem, memur katılımlarını bilmeden geliyorlar. Bizim
bunları biliyor olmamız her ne kadar muhataplarımız Türkiye’nin
en varlıklı insanları olsa da zaman zaman derim ki, TFF
yönetimlerinde görev yaptığımız insanların bize zekatı düşer
orantılarsanız çok şükür. Bizde kendimize göre bir şey sahibiyiz
yer yurt sahibiyiz ama hakikaten zekatları düşer yani. Ben 2004
yılından bu yana saat takmıyorum. Şimdi nasıl mücadele ettiniz
derseniz onu söyleyeyim. Ben geçmiş ideolojimden kalan bir
esinti olarak sağ koluma saat takardım. 2004 yılında ilk Türkiye
Futbol Federasyonu yönetimine girdiğimizde benim kolumda 1000
liralık Almanya’dan bir arkadaşımın getirdiği saat var, ama
bakıyorsun herkes saatiyle, ceketiyle, ayakkabısıyla ölçüyor.
Biz burada nasıl dururuz diye düşündüm. Bizim halaoğlu
Celalettin Çakıcı Konyaspor yönetiminde görev yaptı o Çin’e
gider, gelir abi sana bir çakma saat getireyim kimse anlamaz
dedi. Ne diyorsun oğlum dedim ne anlamayacak, buradakilerin
devri saatinin markası ne? Ceketin Prada mı, ayakkabın İngiliz
bilmem cart; bırak bu işi. Sonra bizim Mustafa Konuş var, saatçi
o da, aynı teklifi yaptı, dedim yok. Ya aynı saatimle devam
edeceğim ya da komplekse gireceksem ben saat takmayı bıraktım.
Ben 2004 yılından bu yana saat takmıyorum. Bu uçakta sıkıntı
oluyordu şimdi artık yani yıllardır her hafta 3-4 sefer uçak
olduğu için uçak sallansa da o olsa da, bu olsa da umurumda
değil, ama ilk zamanlar biran önce işte İstanbul’a inse, bir an
önce olsa saat kaç oldu falan, bunlar çıktı cep telefonları
orada saat görünmeye başladı. Öyle rahatım ki insanlar birbirini
kolundaki saatle ölçmekte.
CİHAD DOĞAN-
Değerlendirmeye çalışıyor.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Onların kollarında 20-30 bin liralık
saatler vardı, ben de toptancılar çarşısında Zeki Dayının oğlu
olarak 2-3 bin liralık bir saat takabilirdim, ama bir özenti,
bir skala atlama gibi bir iş olarak geldi benim gönül dünyama.
Birde işin açığı çekindim niye? Ulan Zeki Dayının oğluna bak bir
Federasyona girdi saatini bile değiştirdi diyebilirlerdi. Yani
geldiğimiz noktada şartlara kendinizi elbette uydurmaya
çalışırsınız, ama bunu özenti boyutuna getirirseniz, Lafonten
hikayesi, kurbağa, camız hikayesi gibi patlar giderseniz
neyseniz osunuz elbette. Duruşunuzla, oturuşunuzla, onunla,
bununla bir dikkat etmek zorundasınız, konuştuğunuza dikkat
etmek. Demin söyledim bildiğini konuşup bilmediğinde susmak. Her
salataya maydanoz olmamak. Böyle bir duruş sergilemeye çalıştık,
bilgimizle ayakta durmaya çalıştık, ticari cesaretimizle ayakta
durmaya çalıştık. Demin söyledim içki içmeden içki masasında
oturmayı becermekle, raconu bilmekle ayakta durmaya çalıştık. Ve
benim son istifam ya bu ülkede bazen bedel ödemek gerektiğini
ifade etmek adına ortaya konulmuş bir davranıştı. Tahkim Kurulu
benim başımda olduğum birinin verdiği bir yönetimin kararını
bozmuş bunun bedeli olmalıydı. Israr etmişte olsam bunun biraz
da hukuki boyutunu konuşalım yanlış yapacağız vesaire ve
istifamızı verdik. Ve sonrasındaki gelişen süreçlerde zaten
bizim istifadaki haklılığımızı ortaya çıkarttı. Sonraki oluşan
yönetimle 1 yıllığına bir yönetim süreci oluştu zaten. Bizim
giden bir yönetimin gidişine sebep olmuş birisi olarak gelen bir
yönetimde yer almak, biraz dışarıda durmak daha akılcı ve
mantıklı geldi.
CİHAD DOĞAN- Sizinle
beraber diğer üyelerde zaten istifa etti.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Arada bir istifa daha var da çok gündeme
gelmedi, Alkın Kalkavan. Başkan istifayı da zaten 3 ay
içerisinde genel kurul yapılmak zorunda dolayısıyla, yeni bir
genel kurul yapıldı.
CİHAD DOĞAN- Şimdi neden
Futbol Federasyonunun o dev isimleri sürekli yani bu uzun
zamandan beri gündemde olan bir olay yani bu istifalarla hep
gündeme gelir. Hep neden orada birtakım yarışlar başkan olma
yarışları olur, kulislere döner. Efendime söyleyeyim,
dedikodular döner? Burada bizim görmediğimiz, bilmediğimiz neler
oluyor ve bize açıklamak istediğiniz?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Görmediğiniz, bilmediğiniz neler oluyor
hemen söyleyeyim. Siz de her hafta spor programı yapıyorsunuz ne
konuşuyorsunuz? Çocuklar arkadaşlarıyla ne konuşur? Futbol
konuşurlar. Basketbol, voleybol, hentbol, yağlı güreş, güreş,
boks, karate konuşuluyor mu? Konuşulsa da minnacık ucundan. O
program 90 dakikalık programın 80 dakikasında futbol
konuşulmazsa izleniyor mu? Konyaspor konuşulmazsa izleniyor mu?
Ya da gazetelerin spor sayfalarını açtığınız zaman karşına ilk
ne çıkıyor? İşte İslam Dayanışma Oyunları var şu kadar yer
veriyor gazeteler. Olimpiyatlara bile bu kadar yer yok. En
başlarda olimpiyatımızı yaşadık olimpiyat tarihimizi medya
algısını ben biliyorum. Dolayısıyla, ne diyelim? Mal müşteriye
satılır. Maalesef maatteessüf eskilerin değimiyle futbol bir
yana, diğer tüm spor olayları bir yana. Daha söyleyeyim bütçe
olarak futbolun bütçesi bizim diğer branşlara ayırdığımız ya da
sponsorluklara gelen bütçenin eşitidir tek başına. Futbol
Federasyonu bütçesi, onun kulüpler üstünden gideni, şusu, busu,
vergisi, algısı, borcu, banka borçları derseniz zaten bir dünya
para. Yıllık dönem rakamını borçlarla birlikte 40-50 trilyon
civarında olduğunu olacağını söyleyebilirim dolayısıyla hadise
bu. Orada tabi yer almak futbolun iktidarda nasıl iktidar
partilerine, iktidara yakın partilere seçim dönemlerinde
milletvekili, belediye meclis üyesi olmak için vesaire şey olur
futbol her zaman iktidardır. Futbol Federasyonu her zaman
iktidarda, yöneticiler değişir vesaire. Orada da şükürler olsun
… en uzun süreli görev yapan Başkanıyım, Remzi Bey beni geçecek
gibi görünüyor. Futbol Federasyonu yönetiminde en fazla süre
görev yapan. Bilmediklerimi söyleyerek ilk üç diyeyim, ama
bildiğim ilkim. Sonra Genel Müdürlük Noktasında en uzun süre
görev yapma fırsatını elde ettik ve bundan sonra da böyle bir
fırsatı birisinin yakalamasını biraz zor görüyorum çünkü hem AK
Parti iktidarının istikrarlı süreci, bizim 3 olimpiyat görme
şansını yakalamamız vesaire. Böyle olduğumuz noktada Allah’ın
izniyle, Çaybaşı’ndan çıktığımızda neysek o olarak biraz
değişim, biraz dönüşüm, biraz yenilik katarak devam ettik.
CİHAD DOĞAN- Şimdi siz
aynı zamanda hukukçusunuz onu biz es geçtik ama yani hakka,
adalete mesleğiniz gereği, karakteriniz gereği daha çok önem
veren bir modelsiniz diyelim. Futbol da hakikaten çok
yanlışlıklar, haksızlıklar oluyor, buna olmuyor diyen zaten
yalan söyler. Bu gerek lobinin gücüne göre, gerek basının,
kamuoyunun gücüne göre, esen rüzgara göre değişiyor. Türkiye
Futbol Federasyonu da bu konuda çok önemli rol oynuyor. Şimdi
birtakım haksızlıkların gerek Anadolu takımlarının üzerinde
olduğunu da görüyoruz, gerekse diğer takımlar tarafından
olduğunu da görüyoruz. Sizce Türkiye Futbol Federasyonu sizin
izlenimlerinizi soruyorum, bu konuda ne kadar başarılı? Bundan
sonra daha dikkatli, daha onurlu bir şekilde nasıl futbol
konusunda adım atması gerekir, nelere dikkat etmesi gerekir?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN-AK Parti’nin güçlü bir iktidar olması 17-25
Aralık sürecinden sonra başlamıştır. Yani 2002’de yüzde 36,
2007’de yüzde 49, işte 2010 referandumu, 2011. Hem o günkü
yaşanan süreçler hep sonrakinde geçmişe baktığınızda iktidarın,
kıyısından, köşesinden, tırtıklayan, efendim zorlayan örnekler
olduğunu görürsünüz. İşte merhum Erbakan Hoca 1 yıl Başbakanlık
yaptı iktidarın sahibi miydi? Futbolu böyle düşünmek gerekir.
CİHAD DOĞAN- 8 ay.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- 8 ay mı o dönem? Futbolu böyle düşünmek
gerekir, futbolun ortağı çok. Ben hep mahallenin güzel kızı,
yakışıklı delikanlısı derim, herkes oğluna almak, kızını vermek
ister futbol böyle bir dünya. Futbolda bütün olaylara hakim
olabilmek için en az 2 dönem, 3 dönem başkanlık yapacak,
yönetimsel anlamda bu işi bilenleri daha çok getirip bu işi
bilenler derken yönetmeyi bilirsen futbolu yönetirsin. İyi bir
yönetici illa futbol oynamış olması şart değil, illa … olması
şart değil. Yani futbol oynayanlardan illa ki hep Tayyip Erdoğan
gibi iyi kaliteli yöneticiler çıkmıyor. Yani adaleti göz önüne,
bakın şimdi bu vesileyle, bu soruyla bir konuyu açıklamak
istiyorum. Ben Konyasporluyum siyah beyaz Konyasporluyum … yeşil
beyaz ona rağmen anne tarafının etkisinde kalarak ki birçok
çocuk dayıyı daha çok tutar, dayıyı daha çok sever. Anne
tarafının etkisinde kalarak Konyasporlu oldum. Ve o siyah
beyazdan dolayı da Beşiktaşlıyım çift başlı kartaldan dolayı da.
Şimdi zaman zaman biz bu konuda hem Konyaspor taraflarını
eleştiririz hem biraz sonra anlatacağım TFF sürecinde bir olay
oldu. Kardeşim, bizim çocukluğumuzda, gençliğimizde Konyaspor
sürekli Süper Ligde değildi ki, 1. Lig’de değildi ki. Konyaspor
2. Ligde Mardinspor’la oynuyordu, Tarsus İdman Yurduyla
oynuyordu. Birleşmeden sonraki dönem İdman Yurdu Konyaspor
birleşmesinden sonraki dönem. Yani hep Süper Lig’de bir
Konyaspor yoktu. Ve şehirlerde kurulan bu futbol işte iyi ve
kötü her şey Türkiye’ye İstanbul’dan girdiği gibi futbol da
oradan gelmiştir. Anadolu’da kurulan siyah beyazlı takımlara
bakın kökünde o şehrin Beşiktaşlıları vardır. Anadolu’da kurulan
sarı kırmızı takımlara bakın kökünde Galatasaraylı şehirliler
vardır. Starspor sarı kırmızı, Starspor’u kuranları Mavi
Pazar’ın Tatarları ve Galatasaraylılardır … siyah beyaz
Beşiktaşlılar kurmuştur. Selçukspor sarı lacivert … mahallesinin
takımı Fenerbahçeliler. Zahir Renklibay Fenerbahçeli, Ali Osman
Abi Fenerbahçeliydi, Naci Abi Fenerbahçeliydi. Yani bizim
çocukluğumuzda tekrar ediyorum böyle televizyonlarda her hafta
Konyaspor’un maçlarını seyrek efendime söyleyeyim nerede sonucu
alacaksın?
Yeni Dönem Gazetesi
Mevlana Caddesinde cama asacakta Mardin’deki maçın sonucunu öyle
haberin olacak. Tabi biz bu konuda zaman zaman Konya’da da
saldırıya uğradık, 2016 yılında bir tweet atmışım Beşiktaş
şampiyon olmuş. Tabi bu işin içerisinde Beşiktaşlı olmayan
Konyasporlular da var, ama benim için öncelik Konyaspor’dur. Net
ifade ederim yemin etmeme gerek yok Beşiktaş Konya maçlarında
nerede olursa olsun, ne şekilde olursa olsun Konyaspor’dur çünkü
bu şehrin takımı, çünkü ben amatör yöneticiliğimin yanı sıra
Konyaspor yöneticiliğimle de Konya’nın evladı olarak da bu
noktaya gelmişimdir, number one Konyaspor. Bizden sonraki
nesillerde bu arkadaşlarımız, bu gençler yani Konyaspor’u Süper
Lig’de gördüler, tanıdılar efendim bir Konyasporluluk bilinci,
ruhu fazlasıyla oluşmuş durumda.
2016 yılında TFF değilim
bir tweet atmışım Beşiktaş’ın şampiyon diye. Şimdi bu dönemde ki
TFF’de hukuktan sorumlu yönetim kurulu üyesi olmamız da başka
bir kulübün taraflarının bunu kullanmasına yol açtı. Şimdi
adaletsizlik, haksızlık boyutunu söyleyeceğim. Beşiktaş Teknik
Direktörü Sergen Yalçın yedek kulübesinde küfür ettiği kamera
görüntüsüyle dudak okuma ile ekrana geliyor. Sergen Yalçın niye
sevk edilmiyor çıkıp her an açıklama imkanın yok. Eskiden
disiplin ihlallerinde görüntüler kullanılırdı. 2015’te mi, 16’da
mı bir talimat değişikliği yapılmış VAR uygulamasının olduğu
maçlarda görüntüler disiplin ihlallerinde kullanılamaz diye bir
değişiklik yapmış. Sevk edemiyorsun talimata aykırı. Gene A
takımının hocası ve yardımcı hocası tribünle bir tartışmaya
girmiş, B takımının hocası da başka bir maçta girmiş aynı hafta,
ama B takımının hocasında küfür var raporda. A takımın hocasında
tartışma var, sonra işte kucaklaşma var. Rapora yazmadıktan
sonra bunun sevkinin yapılması mümkün değil ki. Gibi böyle
örnekleri çoğalta bileceğiniz ya da X takımının yöneticisiyle
Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulunda haklı olarak bir
tartışma yapıyorsunuz adam yalvarmış çıkayım ben konuşayım diye.
Divan’a rica etmişsiniz ama çıkmış elma diyeceksen, armutları
konuşmaya başlamış. Konuşalım eyvallah da ben de ikazı yapmak
zorundayım. Sosyal medyanın eseri 10 dakika geçmeden 500 tane
tweet atılıyor.
CİHAD DOĞAN- Maalesef.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi adalet noktasında Türkiye Futbol
Federasyonu yönetimlerinde zaten biz göre yaptığımız dönemde
elimizden geldiğince objektif, kurallara, kaidelere uygun
davranmaya çalıştık. Hakem yönetimleri bambaşka bir iş o tek
başına bir program konusu.
CİHAD DOĞAN- Sizden sonra
zaten onlar da istifa olayı oldu.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani işte o dönem de görev … geri
döndürüldü filan. Bizim bu noktada … zaten Fırat Aydınus’un 1
yıl uzatmalıydı, Cüneyt Çakır’ın bırakması bana biraz sürpriz
geldi görüşmedim de devam edebilirdi. Yani futbolda ya bizim
özelliğimiz şu: Biz Batılı gibi kural koyuyoruz, ama uygulama
konusunda taşralı diğer yanımız baskın çıkıyor. Neden? Bir geçiş
ülkesiyiz biz. Zaten Türkiye’nin bu kadar çok sıkıntı çekmesinin
sebebi de budur. Biz bir geçişgenlik ülkesiyiz. Yani bir
tarafımızda batı var, bir tarafımızda doğu var, aşağıda petrol,
yukarıda doğal gaz bu süreçte güçlü olduğunuz takdirde işte
alıyorsunuz Ukrayna’nın buğdayını, mısırını sevkiyatında ön
plana çıkmış oluyorsunuz. Ya da doğal gaz arıyorsunuz dün
hikayesini okudum ya Karadeniz’de defalarca Shell’i, Mobil’i,
Exen’i doğal gaz aramış yok demiş kapatmış, yok demiş kapatmış,
yok demiş kapatmış. Yani bunlar hep hayal ettiğiniz şeyler yani,
düşündüğünüz şeyler.
Rahmetli Erbakan Hocanın
sözüdür onların uçak gemileri olabilir, siz uçak gemisi
yapamayabilirsiniz devasa, ama siz de öyle füzeler yaparsınız ki
o uçak gemisinin bacasından içeriye atarsınız.
CİHAD DOĞAN- SİHA’lar da
zaten kendisinin projesiydi. Şimdi tabi konuşacak çok konu var
ben sizi fazla sıkıştırmak istemiyorum ama.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Ama cevabını verelim şey yapalım.
CİHAD DOĞAN- Ya ben hayır
bazı şeyler de konuşulması gerekiyor yani. Bazı şeyler insanın
insicamına dokunuyor. Biz uzun zamandan beri bu mesleğin
içerisindeyiz görüyoruz, takip ediyoruz. Ama insan edebinden
veyahut da o meclise olan saygısından dolayı konuşması uygun
düşmüyor, ama birilerinin de bunu sorması gerekiyor. Şöyle
sorayım size: Bu son istifanızdan dolayı gerek siz ve gerek
yönetim olarak tahkim kuruluna veya etrafınızdaki değişik
isimlere bir kırılganlığınız oldu mu? Herhangi bir aranızda şu
an sorun var mı?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Aksine Tahkim Kurulunun verdiği karar
doğru karardı, bizim kararımız yanlıştı. Kararın hem sosyolojik
boyutu yanlıştı, bir anda lig devam ederken o kadar hakemi devre
dışı bırakmak hem de hukuki boyutu yanlıştı bir yüzde oran var
ona uygun değildi. Buna niye müdahale etmedin diyeceksin,
gücümüz yetmedi. Yani durun, bekleyin, yanlış yapıyorsunuz
bildiğiniz gibi değil birde bu var biliyorsunuz. Yukarıda
bildiğiniz gibi değil, yani şimdi şöyle bir duraksamak durumunda
kalıyorsunuz yetersiz kaldık. Benim yoksa Tahkim Kuruluyla
ilgili bir bunların verdiği karar doğru karardı, doğru kararı
verdiler, 7’ye 2 verdiler pardon 5’e 2 verdiler 7 kişi doğru
kararı verdiler, hukukun gerektirdiği şekilde karar verdiler,
bizim aldığımız karar yanlış.
CİHAD DOĞAN- Peki,
Hakemler Kurulunun istifası.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Orada bir şey gerekiyordu bir düzenleme
gerekiyordu, ama bu kadar büyük kapsamlı bir çalışmanın
yapılacağı zaman sezonun devam ettiği zaman değildi. Sezon sonu
olurdu bu kadar büyük kapsamlı da olması doğru değildi. Tekrar
ediyorum bakın, benim yöneticilik anlayışım şudur: Bir yönetimde
görev yapıyoruz orada bir kararla ilgili düşüncenizi gündeme
getirirsiniz doğru yanlış orada çoğunluk sağlayamadın mı ...ben
o kararın altına imza atarım. Niye? Ben de Başkanlık yaptım, ben
de yöneticilik yaptım. Alınan karar yönetimin kararıdır tamam
mı? Şerh koydum, hayır kardeşim istifa et şerh koyacaksan.
Bekledik Tahkim Kurulu kararını ondan sonraki süreçte istifa
hadisesi gerçekleşti.
CİHAD DOĞAN- Peki,
istifadan sonra yeniden çağrılmayı beklediniz mi, çağrılabilir
miydiniz?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yok hayır o süreçte yeni dönemin oluşum
sürecinde de görüşmelerimiz oldu, katkılarımız oldu,
desteklerimiz oldu, ama bu dönem için önümüzdeki dönemler ne
getirir bilmiyorum bir yönetimin gidişine yol açmış bir istifa
sahibi olarak yeni yönetimde görev almak hem kendi
istişarelerimiz hem büyüklerimiz de danışmalarımız bu dönemde
göreve alınmak daha doğruydu. Nitekim geçmiş dönemden zaten bir
Hamit Altıntop var Milli Takımlar Sorumlusu. Bir
sponsorluklardan sorumlu benden sonra istifa eden Alkın Kalkavan
var çok başarılı bir sponsorluk dönemi geçirmişti. Birde bizim
amatörlerden sorumlu Amatör Konfederasyon Başkanı Düşmez var
geri kalan 12 kişinin tamamı yeni isimler.
CİHAD DOĞAN- Şimdi biraz
da Türkiye genelindeki yapmış olduğunuz çalışmalara dönmek
istiyorum. Programın başında söylediniz binlerce spor kompleksi
açıyorsunuz, hakikaten çok hizmetler yapıyorsunuz. Malumunuz
Konya’da 2021 Konya Olimpiyatları oynanıyor. Bunun Konya’da
yapılmasında, oynanmasında da katkılarınızın olduğunu
gözlemliyoruz, görüyoruz. 2017 yılında yapılan açıklamada ilki
İstanbul Olimpiyatlarının İstanbul’da olacağı yönünde bir
açıklama vardı, sonra bu Konya’ya döndü. Nasıl Konya’ya
evrildiği, burada yapılması planlandığı bunu sormak istiyorum bu
konulara etkenler nedir bunu bilmek istiyorum. Onunla
başlayalım, daha sonra devam edelim
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi İslami Dayanışma Oyunlarının
Konya’da yapılması tamamen Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiri
olarak gelişti. Doğrudur önce İstanbul olarak planlanmıştı, ama
işte İstanbul’daki trafik yoğunluğu, İstanbul’daki tesislerle
alakalı yaşanabilecek sıkıntılar vesaire konusunda bir Anadolu
kentinde hem bir Türkiye Akdeniz Oyunlarını Mersin’de yaptı,
Deaflympics Samsun’da yaptı, yaz EYOF’u Trabzon’da yaptı, kış
EYOF’unu Erzurum’da yaptı. Bir yaz Universiade’ı İzmir’de, kış
Universiade’ı Erzurum’da. Yani böyle bir toparlayarak İstanbul’a
doğru bir olimpiyat sürecine doğru bir deneyim kazanılıyor. Bu
süreçlerde tabi birde 2020 olimpiyatlarına adaylığımız söz
konusu oldu. Türkiye, İspanya, Japonya, İspanya’yı ilk turda
eledik, İspanya buna kahroldu 2013 yılında Buenos Aires de
oynanan nasıl eleniriz Türkiye’ye diye, Japonlara finalde
kaybedişimiz oldu. Aslında bir miras birikiyor bir olimpik miras
birikiyor yöneticilik olarak, tesis olarak, envanter olarak.
Konya’da yapılmasının bu deneyimleri artırma konusunda tahmin
ediyorum daha fazla katkı sağlayacağı düşünülüyor. Sonra yer
değiştirerek Konya’ya aktarıldı.
İslami Dayanışma
Oyunlarının Konya’ya aktarılmasıyla birlikte tabi Veledrom
yapımı hızlandı, olimpik havuz yapımı hızlandı. Bunlar benim
Genel Müdür olmadan önceki dönem Gençlik Spor Bakanlığıyla
Büyükşehir Belediyesi Tahir Akyürek Bey’in zamanında yapılmış
protokolde aslında Veledrom efendim yüzme havuzu, atletizm pisti
bunlar belediyenin yapması gereken yükümlülüklerdi.
CİHAD DOĞAN- Stadın
yerine yapılacaktı önceden değil mi?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yok Veledrom’la ilgili Tahir Bey’in
Başkanlığı döneminde de hep düşüncesi biraz şehrin dışarıya açık
bir ana arter işte Antalya Yolu, Ankara Yolu o şekildeydi. Şimdi
millet bahçesi olarak stadın olduğu yer dönüşünce belediyenin
elde edeceği gelir bu dönüşümden azaldı. Azalmış noktaya
gelmesiyle birlikte belediye de 42 bin kişilik stadı ve 7500’lük
protokolde olan ama 10 bin kişilik spor salonunu yapmış oldu.
Protokolde iki defa revize yoluna gittik, bu revizenin doğal
olarak stat arazisinde elde edilecek herhangi bir artık gelir
kalmadığı için millet bahçesi olmasıyla birlikte Büyükşehir
Belediyesi ve Konya lehine olması için çaba sarf ettik. Netice
itibariyle Veledrom … atletizm pisti Bakanlığımız tarafından
yapılmak durumunda oldu. Oyunlar vesilesiyle de bir an önce
tamamlandı. Türkiye’nin ilk yeni nesil olimpik veledromu,
Türkiye’nin atlama kuleli üçüncü yüzme havuzu yapıldı, atletizm
stadı hakeza tamamlandı. Yanı sıra mevcut tesisler, üniversite
içerisinde yüzme havuzunun bir tadilatı söz konusu oldu, birçok
tesis elden geçti. Böylece ortaya oyunlara hazırlık süreci ve
oyunların gerçekleştirmesi çıkmış oldu.
CİHAD DOĞAN- Şimdi sizin
spor dünyasındaki yapmış olduğunuz hizmetleri tek tek burada
konuşmaya başlasak bayağı bir zamanımızı alır. Ama şu an
hakikaten gerek kamuoyunda, gerekse spor camiasında en önemli
konu İslam Olimpiyatları. Şimdi İslam Dayanışma Olimpiyatları
hakikaten çok tepki aldı bir taraftan da. Hani güzel madalyalar
kazandık, yaklaşık 137 zannedersem madalya aldığımızı öğrendim,
güzel başarılar elde ettik. Fakat bu olimpiyatların adının İslam
ibaresi geçmesinden dolayı ve olimpiyatlardaki hal ve hareketin
de İslam’la alakalı olmadığından dolayı çok ciddi anlamda
eleştiriler aldık. Gerek İslam alimleri tarafından, gerekse
önemli isimler ve hocalar tarafından birtakım eleştiriler aldık.
Mesela, Abdurrahman Dilipak Bey’den başlayalım koyun arkadaşlar
onu. Bir eleştiri yapmış, Abdurrahman Bey’i verin. İhsan Şenocak
Hocayla başlayalım. İhsan Hoca şöyle diyor: İslam’la alakalı bir
mevzu ulemanın susması onun onaylaması anlamına gelir diyor.
Yarı çıplak olarak katılan organizasyonların İslami Dayanışma
Oyunları deniliyor, İslam’la aday ediliyor demiş. Geçelim
hepsine birden cevap verirsiniz. Halil Konakçı isimli hoca
efendi, Konya’da yapılan dayanışma oyunlarıyla alakalı İslami
hassasiyetlere göre yapılsın ya da tamamen İslam ibaresi
kaldırılsın. Zira İslam hassasiyeti gözetilmeyen bir şeye İslam
demek ortaya Allah’ın gazabını cezbedecek sebepler çıkarır
diyor. Yine Diyanet İşleri Başkanımız geçtiğimiz günlerde
Konya’da bu konuda tepkiler aldığı için, İslami Dayanışmanın en
hikmetli ve hayırlı kazanımlarından biri İslam ilkelerinin
dikkate alınarak İslami olmayan ve aykırı davranış biçimlerini
ayıklayarak her alanda İslam’a uygun tarzlar geliştirmektir diye
bir açıklamada bulunmuş haklı olarak bir özeleştiri yapmış. Yine
İslam Alimleri Ulemaları Birliği Başkanı Genel Başkan Yardımcısı
Molla Beşir Şimşek, Konya’da düzenlenen İslami Dayanışma
Oyunlarına tepki göstererek İslami düzenlenen etkinliği İslam
ile uzaktan, yakından alakası olmadığını söylemiş bunu da
geçelim.
CİHAD DOĞAN- Evet, şimdi
ben niye bunları söyledim? Şundan dolayı: Yani birkaç kişi değil
de bayağı bir bu konuda tepkiler var. Şimdi olaya ekonomik
anlamda baktığınızda, kültürel anlamda baktığınızda ülkemiz ve
Konya’mız adına hakikaten önemli bir çalışma, fakat bu çalışma …
böyle bir tepki alınacağı, İslam ibaresinin bu çalışmayla
örtüşmeyeceği düşünülmedi mi veya ne eksikti bu konuda, ne
hesaplanmadı?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi 12 Eylül ihtilalinden sonra yıkılan
belediyenin hemen arkası Nişantaşı Mahallesidir. O mahallenin
muhtarı çok işte Demirelci İnönü’yü hiç sevmez diye toprağı bol
olsun Bedrettin Demirel Paşa’ya bir tüyo gidiyor o muhtarı
çağırttırıyor. Muhtar zaten sıkıyönetim komutanı, ordu komutanı
çağırmış korku filan huzuruna çıkıyor rahatla diyor, aslında
niyeti de biraz … paşanın. Muhtar diyor sen diyor
Demirelciymişsin, doğru diyor biz diyor Demokrat Partisi, Adalet
Partisi severim Demirel’i diyor. Peki, diyor Menderes’i sever
misin? Severim tabi diyor. Atatürk’ü, tabi severim diyor
devletimizin kurucusu işte. Kazım Karabekir, Fevzi Çakmak filan
derken pat diye İnönü’yü sever misin diyor? Onu sevmem paşam
diyor. Ya diyor Atatürk’ü seviyorsun, Fevzi Çakmak’ı seviyorsun,
Menderes’i, Celal Bayar’ı seviyorsun bunların hepsi İnönü’nün
ama silah arkadaşı ama siyaset arkadaşı. Ondan sonra paşam diyor
onu da siz sevin hepsini ben mi seveceğim bunların diyor. Yani
bu soru bütün Türkiye’de durdu durdu da sporda olarak şimdi beni
buldu. Bu soruya şu ana kadar kimseye bu soru sorulmadı, ben de
bu soruya layıkı veçhile cevap vermeye çalışacağım.
Öncelikle şunu
söyleyeyim: Bu oyunların ismi İslami Dayanışma Oyunları değildi,
İslam Ülkeleri Dayanışma Oyunları olsaydı tahmin ediyorum bu
eleştirilerin yüzde 70’i olmayacaktı. Yani bu eleştirileri
yapmak için kimse bir ortam bulamayacaktı burada da anlaşalım.
Şimdi bu Beşinci İslami Dayanışma Oyunları, her ne kadar 80
yılında İzmir’de yapılan bir İslam Kalkınma Örgütünün bir
organizasyonu varsa da işte ihtilal şartları vesaire … kalmış ve
ilk olarak 2005 yılında Suudi Arabistan’da. 2009’da İran’da
yapılacakken İran iade etmiş yapmamış. 2013 yılında
Endonezya’da, 2017 yılında Azerbaycan’da ve 2021 olarak 2022’de
Türkiye’de Konya’da yapılıyor. Şimdi bu 4 ülkeye baktığınız
zaman bu 4 ülkede bu oyunların ismini, adını eleştirecek bir
babayiğit o ülke şartlarına bakarsanız zaten 3’ü yapılmış biri
yapılmamış. Oranın şartlarında da bunun İslami olup olmadığını
vesaire tartışacak bir medya tartışacak bir ortam, tartışacak
bir ne diyelim?
CİHAD DOĞAN- Kamuoyu.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Kamuoyu yok. İlk Türkiye’de
tartışılmakta, bu tartışma doğru, isim olarak doğru. Ama eğer
özelinde bunu niye yapıyoruz diyorsak, ben muhafazakar
gelenekten gelen bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak
diyorum ki bizim gençliğimiz ya da içinde yetişerek geldiğimiz
siyasi akımın yılları İslam Ortak Pazarı diye geçti mi? İslam
NATO’su diye geçti mi? İslam Birleşmiş Milletleri diye geçti mi?
B-8’in kuruluş amacı nedir? İslam dünyasını bir araya
getirmektir. Burada İslam dünyasının gençlerinin, 55 ülkenin
gençlerinin bir araya gelerek spor yoluyla kaynaşmasını, spor
yoluyla bir araya gelmesini ben doğru olduğunu düşünüyorum.
CİHAD DOĞAN- Ama
içerisinde gayrimüslim insanlar da var Hocam.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Olabilir, yani Türkiye’de.
CİHAD DOĞAN- İstavroz
çıkarıyor.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Ya da başka ülkelerde devşirme insanlar
da çıkabilir. İslam ülkelerinin halklarının tamamı Müslüman mı?
Ya da Türkiye gibi bir coğrafyada her görüş, her mezhep, her
anlayış biz bu ülkede Hıristiyanlara, Yahudilere ait figürleri,
değerleri korumak için uğraşan bir devlet değil miyiz? Fatih
Sultan Mehmet İstanbul’u fetih ettiği zaman Hıristiyanları,
Yahudileri kılıçtan geçirirdi, Ermenileri ne oldu? Tarihe büyük
İstanbul katliamı olarak geçer biterdi. Ne yaptı? İmparatorluk
Mısır’da Kıptiler var hemen onlara … Suriye’de Hıristiyanlar
var, işte Irak’ta Yezidiler. Benim söylemek istediğim şu: İsmi
yanlış katılıyorum, ama anlayış olarak spor yapma adına İslam
ülkelerinin gençlerinin bir araya geldiği bir ortamda birlikte
spor yapmalarını, kaynaşmalarının bir mahsuru yok diye
düşünüyorum. Kılık kıyafete baktığımız zaman, ritüellere
baktığınız zaman yani bu sporun kurallarını koyan keşke biz
olabilseydik.
CİHAD DOĞAN- Tabi tabi
kesinlikle biz burada olimpiyatlara karşı değiliz, halkta karşı
değil, fakat bunun İslam adı altında İslam ibaresi kullanıldığı
için yapılmasına, işte gerek insanların birtakım tesettür,
insanların görselleri de afişlerde ve videolarda gördüğümüz
üzere kullanılması. Yine efendime söyleyeyim, Müslüman olmayan
insanların burada yarışıyor olması, yani o zaman İslam ibaresini
niye kullanıyoruz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- İslam ülkeleri deseniz.
CİHAD DOĞAN- Daha doğru
olur.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Mesela İslam ülkelerinde hatta buna şöyle
baktığınız zaman da ben Cübbeli Ahmet Hocanın sohbetini de
dinledim yani halkı Müslüman olan ülkeler gözüyle bakacaksınız.
Ama ya İslam ülkelerinin gençleri bir araya gelmişler, beraber
ok atıyorlar, beraber koşuyorlar, beraber yüzüyorlar, beraber
futbol oynuyorlar, beraber güreş yapıyorlar, judo, tekvando
yapıyorlar. Efendimiz Aleyhissalatu Vesselamın çocuklarınıza ok
atmayı, yüzmeyi, ata binmeyi hadisi tam hatırlayamadım öğretin
öğüdü var, ama işte bu sporun da olimpik olarak 28+4’te kış
branşı 32 branşı var ki tamamı da olimpikler yapılmıyor ki
burada kickboks gördük, mesela buraya geleneksel okçuluğu
koyduk. Yani olumsuz olarak görülen, dini açıdan olumsuz
olanlardan yola çıkarak olumlu olanları da perde arkasında
bırakmamak gerekir. Kritik bir konu ki birçok ismi yakinen
biliyoruz, tanıyoruz, bizde takip ediyoruz, saygı duyduğumuz
isimler. Ama isim üstünden yola çıkarak bu kadar çok
hırpalamamakta fayda var.
CİHAD DOĞAN- Şimdi
aslında bunların bu konuların hassasiyet olması Türkiye’de
hassasiyetin olması iyi bir şey. Diğer ülkelere bakarak dediniz
ya diğer ülkelerde böyle bir olay yaşanmadı.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- … isim değişikliği olur vesaire burada
işte haç çıkartıyor. Yani belki devşirme gelmiştir bir İslam
ülkesine belki o ülkenin Sudan’da Hıristiyan nüfus var, Mısır’da
var Kıptiler var…
CİHAD DOĞAN- Birde şöyle
bir şey var bakınız: Bu aslında hani biz bile tabi soruyoruz ama
bizim sorma amacımız burada belli yani, hani bağcıyı dövmek
değil sizi bulduğumuz için soruyoruz, yoksa Bakan Bey’i bulursak
Bakan Bey’e sorardık. Ama Bakan Bey’den sonra bu konudaki en
önemli isimlerden biri sizsiniz. Şimdi İslam dünyasında maalesef
bir uyku var, sersemlik var. Bu olimpiyatlardan malumunuz birkaç
gün önce Filistin’de büyük bir zulüm oldu, İsrail yine
Filistin’e saldırdı. İslam devletleri sözde İslam Birliği
Teşkilatı bir araya gelip ya siz ne yapıyorsunuz diyemiyor,
birçok ülkeden ses çıkmıyor. Ama İslam oyunları adı altında
sözde o İslam ülkeleri bir araya gelince bakın spor için bir
araya geliyorsunuz, ama bu Filistin için bu mazlum coğrafyadaki
zalimlere dur demek için bir araya gelmiyorsunuz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Zalimliğe ses çıkartan benim gördüğüm
lider Recep Tayyip Erdoğan’dır. Tek Hıristiyan lider de
Maduro’dur. Sosyal medyada dönen Maduro’nun açıklamaları var
yani,. bir Müslüman hassasiyetinin çok çok üstünde açıklama …
biz çok sevindik İslami Dayanışma Oyunlarında tekvando da bizim
bir sporcumuzu yenerek gümüş madalya aldı Filistinli bir sporcu
ona çok sevindik, çok mutlu olduk, salondaydık da müsabaka
yapıldığında. Dolayısıyla, işte böyle bir şeyi de ön plana
çıkartabiliriz bir Filistinli sporcunun burada hem de gümüş
madalya bronz da değil almasını da ön plana çıkartabiliriz. Bu
durum böyle yani bu konuyu konuşmak.
CİHAD DOĞAN- Bu farklı
yorumlanabilir…
Kendimizi böyle avutabiliriz de şu açıdan söylüyorum yani
sizin açınızdan tabi ki başarılıdır, ama işte dedim ya az önce
Müslümanlar orada zulüm görüyor sesimiz çıkmıyor, yeterince
mücadele edemiyoruz bunu sadece Türkiye için söylemiyorum da
İslam dünyası için söylüyorum.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bu konuda en çok üstüne düşeni yapan
Türkiye’dir yani.
CİHAD DOĞAN- Tabi tabi
kesinlikle. Yani ama işte kendimizi bununla Müslümanlar olarak
maalesef avutuyoruz diye düşünüyorum.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Kuralları koyan bakın yani bu sportif
kuralların ortaya çıkması, konulması, vesairesi farklı bunun
dışında kalamazsınız. İran Milli Takımı voleybolu tesettürlü
oynuyor yani o da tercih edilir, yapılır, onu yapan ülkeler de
var. Farklı branşlarda tamamen kapalı mücadele edenler de var,
ama işin o tarafını da görmemizde fayda var. Ama bir spor adamı
olarak ben…
CİHAD DOĞAN- İnşallah bu
eleştiriler hayra vesile olur yani.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bu organizasyonun Konya’da yapılmasını,
efendim bu organizasyonun Türkiye’de yapılmasını, bu
organizasyonun birçok başbakanın Azerbaycan Devlet Başkanının
ülkemize gelip yapılmasını önemli buluyorum. Elbette
eleştirilecek yönleri vardır işte atletizmde sıkıntı oldu birkaç
gün, farklı branşlarda ortaya çıkan hemen tedavisini yaptığımız
sıkıntılar olabiliyor. Elbette önemli ama şehrin ve ülkemizin
sportif tarihinde önemli bir yeri olacak.
CİHAD DOĞAN- Tabi
kesinlikle inşallah…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bu eleştirileri yapan hoca efendilere,
ilim erbap sahiplerine saygı duyuyorum, ama işin sportif tarafı
da önemli diye düşünüyorum. İnşallah ismi değişir…
CİHAD DOĞAN- İnşallah
eksikler, hatalar varsa düzeltilir, daha başarılı, daha güzel
organizasyonlar yapılır. Şimdi bir sorumuz da şu: Malumunuz
geçtiğimiz günlerde yine bu olimpiyatlar vesilesiyle Konyaspor
Stadyumunda bir tahribat meydana geldi, bu çok kamuoyunda yine
yansıdı. Sahanın zarar görmesinden dolayı tepki oluşturdu.
Maalesef Konyaspor’da o Avrupa maçını kaybettiği için buna
ilişkilendirildi. Sahanın zemininden dolayı mı Konyaspor bu maçı
kaybetti? Bundan sonraki süreçte Konyaspor maçları nerede
oynanacak? Bu hata mıydı? Bununla alakalı görüşleriniz nedir?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi bu açılışın mutlaka Büyükşehir
Belediye Stadyumunda yapılması gerekiyordu. Talihsizlik hem
Konyaspor’un Avrupa maçlarının, lig maçlarının ardı ardına
gelmesinde oldu. Evet bir sıkıntı yaşandı, evet bu sıkıntı
Konyaspor’un aleyhine bir gelişme olarak karşımıza çıktı. Bu
anlamda Avrupa maçından sonra lig maçının oynanmasıyla ilgili
Avrupa maçının oynanmasıyla beraber zeminde Türkiye Futbol
Federasyonunun ilgili biriminin kısa vade de yani bu hafta maç
oynanmayacağına yönelik bir raporu oldu. İki kulüp arasında
görüşmeler oldu, biz de bu noktada yardımcı olmaya çalıştık, ama
rakip takım ertelemeyi kabul etmediği için Başakşehir,
Başakşehir Kulüp Başkanı da benim yakın dostumdur, ama futbol
olayında alınacak neticelerle alakalı kimse birbirini tanımaz.
Ama Ahmet Çalık vefatında yine Başakşehir denk gelmişti o zaman
ertelemeyi kabul etmişlerdi, tabi o çok farklı bir konuydu.
Bugün akşam Eskişehir’de oynanacak. Arkadaşlarımız ben Vaduz
maçını seyretmedim, o maçın kaybedilmesi zeminle mi alakalı,
yoksa Konyaspor’un…
CİHAD DOĞAN- Kendi
oynayış tekniğinden? Sizce oyunların Konya’ya getirdikleri
nelerdir?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Ne kulüp yönetiminin ne teknik
direktörümüzün bu konuda bir serzenişi olmadı, ama olmuş da
olabilir yani zeminden dolayı da olabilir. Maalesef bir 40 yılda
bir denk gelecek bir talihsizlikti. Fakat bu stat bu şehrin, bu
şehirde bu oyunlar yapılıyor bu açılışın da orada yapılması
gerekiyordu. Sayın Cumhurbaşkanı, Azerbaycan Devlet Başkanı da
burada. Bir Konyalı olarak bu noktadan üzgünüm, ama Gençlik Spor
Bakanlığının bir mensubu olarak da bu açılışın burada yapılması
gerektiği konusundaki fikrimi ve kararlılığımı ifade etmek
durumundayım. Bu konuda bir kusurumuz, hatamız olmuşsa Konyaspor
taraftarı da bizi bağışlasın. Ama Konya’da birçok milli maç
oynandı, Konya’da üst üste birçok organizasyonlar oldu. Bakın
trafik takındığı için dolmuşta sabırsızlık yapan amcanın oğlu
belki ful çeken bir otelde çalışıyor ya da arabasıyla tıkanan
trafikte kaldığı için sitemini ileten abimizin restoranı dolup
taşıyor. Yani bu şehre gelen her damla mutlaka herkesi öyle veya
böyle etkiliyor.
CİHAD DOĞAN- İnşallah
öyle olur. Şimdi ben tabi yani sizi bu sorular sorarak
sıkıştırmış gibi oluyorum belki ama…
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yani konuşmazsanız ... kapalı
kalır, insanları bilgilendirmek gerekir yiğitçe, mertçe Neyse
muhatabınız neyse sizi insanlar duçar eden evet bu şehre
artıları var, ama trafikte bir sıkıntı olduğunu da biliyoruz
yani. Evet, bu şehre getirdiler bundan herkes farkında
olmayabilir. 5-6 misafirimle bir Konya’nın simge eski
lokantalarının birine yemeğe gittim. Dedi ki, Başkanım bu
oyunların şehre dedi bir katkısı nerede dedi. İşte dedim bak
buradayım ya 6 kişiyle ki belki başka gelenler de var. Bak saat
3.30 senin köfte bitmiş yeni köfte kardın. Başka bir şey
olmayacak mı? Yani ne diyeceksin? Ne olsun başka dükkan dükkan
yani. Şey de çok güzeldi Büyükşehir Belediyesinin bu dönemde
Bedesten Şenliği yapması da çok güzeldi. Tabi ekonomik şartlar,
ortam vesaire…
CİHAD DOĞAN- Konya’nın
tanınması, bilinmesi, turizm birçok kapsamı var.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Yerlerde sürünen Brezilya Favela’nın
önünde olimpiyat yaptı, Dünya Futbol Şampiyonası yaptı. Yani bu
organizasyonlar daha … yakında Konya’da Dünya Ümitler Karate
Şampiyonası olacak.
CİHAD DOĞAN- Ne zaman bu?
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Tarihini tam bilmiyorum, ama sonbaharda
olacak olması lazım. Basketbol Gençler Avrupa Şampiyonası oldu,
yani aklıma gelen, gelmeyen birçok organizasyon oldu, oluyor,
olacak. Nelerle? Bu tesislerde. Veledrom’dan sonra da hala
artacak. Bakın şöyle bir hafta sonu çıktığı zaman insanlar
Dutlukır Millet Bahçesine piknik vesilesiyle giderlerse bir
baksınlar orada nasıl spor vadisi oluştu. Veledrom 150 kişilik
halk eğitim, sporcu fabrikası dediğimiz çok amaçlı spor salonu
yani o bölgede zaten bir hareketlenme söz konusu, bunların
geleceği, gideceği, Konya’da konaklayacağı, kalacağı vesaire
birçok … bunu en iyi bilenler aslında şeyler esnaf odaları
Konya’da yapılan organizasyonların getirilerini vesairelerini en
iyi bilenler ama tabi aksaklıklar olduğu zaman da gerekli
eleştirileri de yapmak zorundayız.
CİHAD DOĞAN- Onlardan
ders çıkaracağız, daha iyi hazırlanacağız inşallah. Ve birde
bunların çok iyi anlatılması lazım. Birtakım olimpiyatlar veya
bu tür etkinlikler yapılmadan önce halk daha iyi
bilgilendirilirse insanların da eleştiri dozu daha farklı olur
diye düşünüyorum.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Dün Tokyo’da aldığımız 13 madalya da hele
en son boks olup Buse Sürmeneli tarafından altın olarak
alındığında mutlu olmuş kim varsa bugün bu oyunların Konyalı
olarak Konya’da yapılmasından aynı mutluluğu, bir daha sonraki
olimpiyatlarda Paris’te onun daha fazlasını yaşamak için buranın
bir vesile olduğunu görecekler, bilinmesinde fayda var. Ama
tekrar ediyorum yaşanan sıkıntılar olmuşsa da ya da bunu çok
olumlu denk gelmemişse de, yapılmamışsa da ben şehrimizden,
hemşerilerimizden özür diliyorum. Ama getirileri daha fazla.
CİHAD DOĞAN- Şimdi ben
çok teşekkür ediyorum açık yüreklilikle bu sorulara cevap
verdiniz, es geçmediniz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Bakalım verdiğimiz cevapların bize
faturası ne olacak?
CİHAD DOĞAN- Bilmiyorum
izleyeceğiz. Şimdi ben son olarak yani tabi bu konular çok
konuşulacak konular da başka zamanlar yine konuşuruz belki. Ben
izleyicilerimizi de sıkmak istemiyorum, sizleri de sıkmak
istemiyorum, çok benim yapıma da terstir böyle insanları
sıkıştırmak. Sizin o güzel şiirlerinizden bir şiir bir parça
dinlemek istiyorum sesli olarak, sonra programı kapatacağım.
Sizden bir şiir dinleyelim.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Şimdi mülayim şair kişiler kendi
şiirlerini dediniz ya siz kendi seslerinden okumayabilirler
dolayısıyla, kendi yazdığınız şiirleri ezberlemekte biraz zor
oluyor. Şimdi mesela çok gündeme gelmemiş bir işte biraz önce
Filistin’den bahsettiniz bir değil, iki şiir okuma fırsatı
verirseniz bir tanesini bunu okumak istiyorum. Bu 5-6 ay önce
çok büyük saldırılar olmuştu Filistin’e o zaman bir gece kalkıp
yazdığım bir şiirdi onu okuyacağım. Bilmem Ki şiirin ismi.
Gazze şeridi vuruldu,
Yine çocuklar şehit oldu.
Dediğinde soğuk yüzlü
haberci,
Bir acı oturur
yüreğimize.
Onunla kalırız,
Sonra döneriz güncemize.
Bilmem ki
Hiç soğuk yüzünü,
Öptünüz mü
sevdiklerinizin?
Ürpersen de bir an,
Yanar ki,
Kor ateş olur,
Öyle yanar yüreğin.
Lakin
Ben de bilemem ki
Nasıl kavrulur,
Ve dudağı,
Ve yüreği?
Uykusunda yanmış,
Sabisinin bebesinin,
Taze yüzünü öpenin.
Dedik.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Evet, birde bir romantik şiir okuyayım.
Onu aslında müziğiyle birlikte kendi sesimle okumuştum size de
göndermiştim ama böyle okumak istiyorum.
Tutulmuştum bir anda,
Kızıl bakışlı
tavırlarına,
Umarsızca davrandım.
Ulu dağların,
Yalçın kayalıklarında,
Serseriler gibi yürüyüp,
Tedbirsizce dolaştım,
Tutunamadım.
Neler oldu bitti,
Bilemeden
Öyle hızlı oldu ki her
şey,
Anlayamadım.
Tutkundum tutkuna,
Tutukluyum vurgunum,
Yangınım sana dedim,
Yalvardım inandıramadım.
Yağmur damlaları yakıp,
Üşütüyordu güneş ve ateş.
Dursun istedim zaman
Durduramadım.
Suda yürümeye kalktım,
Toprakta yüzerim sandım.
Hayaldi biliyordum tüm
yaşadıklarım.
Uyanmak istedim,
Uyanamadım.
Görmezden geldin
önceleri,
Bağırdım avazım
çıktığınca
Duyuramadım.
Olmadı ne yapsam,
Bekledim sabır taşımı
Çatlatırcasına.
Hedefler koydum kendime
Tutturamadım.
Kurtulmak istedim,
Kurtulamadım.
Kaderimdin biliyordum,
Senden kaçamadım.
Mademki İslam dünyasından
bahsettik, mademki İslami Dayanışma Oyunlarından bahsettik,
mademki dağınıklığımızdan bahsettik, şimdi tam da bunu anlatan
bir lirik şiirimiz var bununla bitirelim, sizde programı
kapatın.
Asırlar An Olur. Bu
Twitter hesabımın sabitinde sürekli vardır yine bizim yazdığımız
şiiri Cevat Olçok dostumuz okudu.
Barbarlar çıkar gelir...
Uygarlıklar yok olur!
Mübarek topraklar
bataklık olur!
Aptallar hilal bilir
önden gideni;
Bir de bakarlar,
Altı köşeli yıldız olur.
Coğrafya kaderdir!
Oluk-oluk kan akar...
Bir varil petrol olur.
Filmler çekilir,
Başlar kesilir,
Olan coğrafyaya olur.
Halklar seni bekler,
Başlar düşman olur.
Bir kurtarıcı çıkar
gelir,
Yavuz olur, Gazi olur,
Reis olur.
Çadırlar yıkılır,
destanlar yazılır,
Oyunlar bozulur,
devletler kurulur.
Şafak sökerken yeni güne,
Zaman durur, Asırlar an
olur.
Sınırlar çizilir
cetveller ile,
Sınırlar bozulur.
Kan gözyaşı eller ile
esirken Bağdat,
mahzunken Halep, Şam.
Zannetme ki özgürdür
Mekke-Medine.
Tanklar yürür, Mehmetler
vurur,
Özgürleşir İslam illeri.
Urfa, Antep, İstanbul
olur.
Çarpar da kanatlarını
ağır-ağır,
Uçar da uçar özgürlük
kuşları.
İner
tepelerine-tepelerine;
Selçuk olur, Cumhur olur,
Osman olur, Mehmet olur.
CİHAD DOĞAN- Yüreğinize
sağlık çok güzel kaleme almışsınız. Bu şiirlerden sonra aslında
söyleyecek pek bir söz kalmıyor. Hem coğrafyamızı hem olanları
çok güzel bir şekilde anlatıyor.
Efendim, ben çok teşekkür
ediyorum katıldığınız için. Çok konu vardı, ama süremiz yetmedi,
yetmez de. Başka bir programda inşallah yine konuşulmayanları
konuşmak isteriz. Son olarak söylemek istediğiniz neler var
onlarla kapatalım isterseniz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Ben de teşekkür ediyorum farklı formatta
bir röportaj oldu. Oyunlar sonrası bir süreçte farklı formatta
bir programda Konya’yı yaşamak, yaşadıklarımızı aktarmak aslında
bir şeyi anlatırken aklınıza bir şey daha geliyor onu anlatmaya
fırsat bulamıyorsunuz, unutuyorsunuz vesaire ama bizde inşallah
devamını getirme noktasında daha çok konular konuşuruz, daha çok
ilçeler birer değer taşıyan yıllardır süren spor yöneticiliği
mücadelemizde seçimler seçimler burada yaşadıklarımız söz
konusu. Daha farklı, daha farklı pencereden bakan şeyler
konuşuruz. Sürçülisan ettiysek af ola, inşallah güzel bir
röportaj olmuştur, izleyenlerin de tadı damağında kalmıştır,
kalacaktır diye temenni ediyorum.
CİHAD DOĞAN- İnşallah çok
teşekkür ediyoruz katıldığınız için, açık yüreklilikle
sorularımıza cevap verdiğiniz için. Umarım sizler de daha güzel
hizmetler de hem dem olursunuz. Gerek okurlarımız, gerekse spor
camiası yapmış olduğunuz çalışmaları yakinen takip ediyor.
Eleştiriler, ufak, tefek kusurlar her yerde olur, ama önemli
olan tarihi güzel imzalar, notlar düşebilmektir. Ki bunu sizden
dinleyerek çok güzel notlar düştüğünüzü görmüş olduk.
Teşekkür ediyoruz.
SPOR HİZMETLERİ GENEL
MÜDÜRÜ MEHMET BAYKAN- Ben teşekkür ediyorum.
(Şiir Dinletisi)
----- / ----- |